Filmimiz kadın olmak isteyen
genç bir kızın erotik bir roman okumasıyla başlar. Daha sonra okuduğu romanın
tesiri altında aynada kendini seyrederek memeleriyle oynamaya başlar. Adının Julie olduğunu öğrendiğimiz genç kız
duşunu alıp kendini tatmin ederken kaldığı yatılı okulun müdiresi gelip
yaptığın menfur davranışlarından haberim var bu davranışların yüzünden
cehennemde yanacaksın der. Arzularına gem vurmayı başaramaz ve yeniden
kendisini tatmin etmeye başlar.
Mezun olan Julie müdiresiyle
vedalaştıktan sonra Trene biner ve kitabını okur. Arkadaşı James Julie'ye
yolculuk zorlu geçecek der. Julie James’ın dediklerini umursamaz kitabını okur.
Kitabın yazarı Leydi Chatterley'dir yani Julie'in annesi kitapta yazılanlara
göre kahya Milton ile bir gönül ilişkisi yaşamaktadır. Kahya Milton kaba saba
hoyrat bir adamdır bir gün Leydi Chatterley kahya Milton’ı hakir görüp aşağılar
bunun üzerine kahya Milton Leydi Chatterley'ın kullandığı at arabasının önüne
yatarak hayatımın bir manası yok leydim çiğneyin beni der. Bunun üzerine Leydi
Chatterley kahya Milton’ın ellerini büyük tutkuyla öptükten sonra toprak yolda
kahya Milton ile toprak yolun üzerinde sevişirler.
Teyzesi Martha'nın malikânesine
gelen Julie’yi hizmetçi Maggie karşılar. Julie teyzesi Martha ile karşılaşır.
Martha teyze Julie’ye seni en son gördüğümde küçük bir kızdın şimdi ise koca
bir hanımefendi oldun der. Julie
annesinin aşığı kâhya Milton ile karşılaşır.
Gece olduğunda annesi ve kâhya Milton'ın malikâne bahçesinde
yiyişmelerini hayal ederek kendisini tatmin eder ve dayanamayarak annesi ve kâhya
Milton'ın günah dolu anlar yaşadığı ağacın altında kendisini tatmin etmeye
başlar. Tam zevkin doruklarına çıkarken kâhya Milton Julie’in arkasından
belirir ve bu saate bahçede bulunmak tehlikeli olur deyince Julie hemencecik
bahçeden kaçar.Teyzesiyle öğlen yemeği
sofrasına Julie’ye teyzesi Martha evlenme yaşın geldi Jason isimli genç bir
delikanlı var ailesi civarın en tanınmış bir eşraftan zaten bir şarap üreticisi
ailemize böyle bir aile yakışır der.
Üzüm hasadıyla ilgilenen kâhya Milton’ın yanına Julie ve Julie'in
arkadaşları gelir. Kâhya Milton bir salkım üzümü eliyle sıkarak Julie ve
Julie'in arkadaşlarına tattırırken Julie mukaddes kitabımız İncil alkolün haram
olduğunu belirtmişti der. Bunun üzerine kâhya
Milton doğa ananın sunduğu nimetlerin hiçbiri haram olmaz dedikten sonra şarap
yapılacak üzümleri genç ve bakire bir kız ezerse o şarap aşırı derecede
lezzetli olur diye belirtir. Julie üzümlerin üstünde tepinirken kıyafetlerini
çıkarıp üzümleri erotik figürler sergileyerek ezer.
Geceliğini giyen Julie'in
yanına gelen Martha bu evde maziye ait bir sürü hayalet var umarım ki bu
hayaletler seni rahatsız etmez der. Malikânenin kapalı havuzunda yüzmesini
bitiren Julie kâhya Milton'dan bornoz ister. Kâhya Miton Maggie'den isteseniz
olmaz mı diye sorunca Julie sert bir dille senden istedim der. Bunun üzerine
bornoz getiren kâhya Milton bornozun eski olduğunu belirtir. Julie kâhya Milton
kurula beni diye emreder. Kâhya Milton Julie'yi kurulurken eli Julie'in
kalçalarına değince Julie bu kadar yeterli diyerek kurulama işlemini yarıda keser
ve hızla odasına giderek kendisini tatmin eder.
Malikanenin bahçesinde
dolanan Julie kahya Milton’a sen annem Leydi Chatterley’sin sevgilisiydin değil
mi diye sorunca bu soru pek uygun bir soru özellikle kızı tarafından sorulması
uygun kaçmaz merak kötü sonuçlar doğurabilir deyince Julie kahya Milton'a sen
çok kaba birisinin der. Geçmiş anılar âlemine
dalan kâhya Milton Leydi Chatterley orman barakasında yaşadığı günah dolu
anları anımsar. Daha sonra Julie orman barakasına giderek kâhya Milton'a erotik
dans figürleri sergiler.
Julie çeşmede ellerini
yıkarken kâhya Milton'a su sıçrattıktan sonra avuçlarına bana su içir der. Julie
kâhya Milton’ın elinden su içerken Julie soyunup ellerini ve parmaklarını
tahrik edici bir şekilde yalarken birdenbire Julie çeşmenin yanından hızla
ayrılır. Julie sonunda orman barakasında niyetini açıklar ve kızlığını almasını
ister. Kâhya Milton Julie'in ilk erkeği olur.
Ertesi sabah kasabanın rahibi düğün kaidelerini açıklarken Julie’in
durgun hali teyzesi Martha'ın dikkatini çeker.
Martha Jason'ın ailesine Julie'in düğün için heyecanlı olduğunu
belirtir. Julie başım ağrıyor beni mahzur görün deyip odasına gider.
Orman barakasına giden Julie
kâhya Milton'a karşı iğneleyici sözlerde bulununca kâhya Milton sen kadın
değilsin seni kamçılamam gerek der.
Bunun üzerine Julie o zaman kamçıla beni şayet beni kamçılayacak
cesaretin yoksa ayaklarımı öpersin der.
Bunun üzerine kâhya Milton Julie’in ayaklarını öper. Daha sonra Julie bu kadar yeter diyerek
konuyu annesine getirince kâhya Milton Julie'ye bir tokat patlatıp seni afişte
ben senin anneni sevmiştim diyerek tüfeğini Julie'ye doğrultulur. Bunun üzerine Julie sende beni öldürecek
cesaret yok diyerek tüfeği alır. Tüfeği alan Julie merak etme seni öldürmem hem
tüfeği kullanmayı bilmem hem de aramızda adı konulmamış bir bağ var deyince kâhya
defol git der ve Julie barakadan çıkar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder