https://www.highrevenuegate.com/pqxbdf5xa4?key=0fa5a3e34ecb571364a40d5443900081

11 Aralık 2016 Pazar

Downtown - Die Nackten Puppen Der Unterwelt


Filmimiz kırk yaşlarında bir adam gene o kadın tarafından kandırılamayacağım fettan olmasına rağmen bir buz kalıbı aslında bu yüzden beni o kadar kolayca etkiledi ama ben Algino Perira’yım böyle kolaylıkla faka basmazdım kadınların oyunlarına karşı her zaman uyanıktım der. konuşasına devam eden Algino çocukluğum hayat kadınları, muhabbet tellalları arasında büyüdüm bizim oralarda böyle bir oyuna geldiysen cezası ölümdü eskiler göze göz dişe diş derlerdi der.  Bu kadın sayesinde Amerikan ve Fransız gizli servisleri peşime düştü aslında özel hayatım ile mesleki yaşantımı birbirine karıştırmazdım zaten sıradan hayalleri olan birisiydim en büyük hayalim Akdeniz koyunda demirlenmiş bir yatta ömrümü geçirmekti der.
Öğlen keyfi yapan Algino’un keyfi uşağı Pepe’in Algino’ya müşteri geldi demesiyle bozulur.  Algino giyinirken Pepe’ye müşteriyi tarif etmesini ister. Pepe müşterinin kadın gibi kadın deyince Algino hayat kadını mı diye sorar. Pepe Algino’ya hayat kadını olamayacak kadar şık der. Bunun üzerine kadının aklından ne geçiyor biliyor musun diye sorunca Pepe Algino’ta üzgünüm patron zihin okuyamıyorum diye cevap verir. İçeri geçen Algino otuzlarında siyah saçlı iyi bir bedene sahip bir kadınla konuşmaya başlar. Siyah saçlı kadın Algino’ya kocamın resimlerini çekmeniz dâhilinde size on bin dollar vereceğim der. Algino adının Cinthia olduğunu kadına hanımefendi kocanızın resimlerini çekme niyetindeyseniz bu işi layıkıyla yapacak fotoğrafçılar var der.  Bunun üzerine Cinthia beni yanlış anladınız kocam beni birisiyle aldatıyor onu iş üstündeyken fotoğrafını çekmenizi istiyorum ve size kaparo olarak iki bin beş yüz dolarlık bir çek yazıyorum der. Çek yazıldıktan sonra Algino kocanız kimdi diye sorar. Cinthia kendisi yedi bar ve üç tane gece kulübünün sahibi adı Trifilio Ramon diye cevap verir. Duyduğu cevap karşısında şaşıran Algino resimler benim tarafımdan çekilecek ve banyo edilecek ama ücretimin artmasını talep ediyorum der. Cinthia Algino’un isteğini kabul edince fotoğrafları Laguna kulübüne getirilmesini ister. Algino neden diye sorunca Cinthia orada hem hosteslik hem de striptiz şovları yapıyorum diye cevaplar. 


Algino içinden doyurucu bir öğlen yemeğinden sonra Trifilio Ramon’ın evine geldim ne yazık ki Ponto Santo’da benim dışında herkes Ramon’un evini biliyormuş der.  Evi tarif etmeye başlayan Algino büyük bir arazi üzerine kurulu büyük bir malikâne sanırım Ramon belli yerlerden büyük bir miktarda para hacılamış der. Algino bu âlemlerde Ramon gibilere bulaşmak kendi ölüm fermanını imzalamaktı bunu düşündüğüm için çıkan tansiyonum indirmek bayağı zordu der. Ramon’un malikânesi giren Algino içeri girdiğimde malikânede kimse yoktu sanki mafya liderinin evi değil uyuyan güzelin şatosu diyerek şaşkınlığını belli eder. Ramon ve yattığı kadının seslerini duyan Algino fotoğraf makinesini çıkartıp Ramon ve tokmakladığı kadının resimlerini çeker. Malikânenin bahçesinden çıkan Algino içinden daha fazla kalabilirdim ama hem profesyonelim hem de bir adamın bir kadınla düzüşmesini seyrederek vakit harcayamam der. 
Cinthia’ın çalıştığı gece kulübüne giden Algino Cinthia’yı soyunma odasında bekler. Soyunma odasına giren Cinthia Algino’yu görünce panikler. Bunun üzerine Algino büyük bir sakinlikle denildiği gibi işi hallettim denilen yere tam zamanında geldim sözümü tuttum diyerek Ramon’un uygunsuz fotoğraflarını Cinthia’ya verir. Cinthia Algino’ya resimleri kendi çıkarları uğruna kullanma düşüncesi var mı diye sorunca Algino Cinthia’ya böyle bir eylemin işine yaramayacağını söyler.  Fotoğraflara bakan Cinthia Algino’ya bu resimler kalbimi epey kırdı kendimi avutmam lazım deyince Algino umarsız bir ses tonuyla bundan bana ne der. Bunun üzerine Cintia sertleşmeye başladınız Senor Perira der.  Algino Cinthia’ya benden bir iş istedin bende işi yaptım bunun bir bedeli oldu der. Bunun üzerine Cinthia davetkâr bir şekilde şuh ses tonu ve hareketle Algino’ya bu ödeme nasıl olacak Bay Perira diye sorar. Bunun üzerine Cinthia aceleniz ne Bay Perira kadınlar ilgi alanınıza girmiyor mu diye sorar.  Ukala bir tavır takınan Algino bu resimler kadar ilgimi çekmiyor deyince Cinthia çok mütevazi takılıyorsunuz Bay Perira aklımdan geçenler bunlar değildi der.  Daha sonra Cintia Algino’ya aslında gelmene sevindim konuşacak mühim bir mevzumuz var deyince Algino etkilenmemiş bir biçimde Cinthia’ya çok kötü rol kesiyorsun der.  Bunun üzerine Cinthia alaycı bir ses tonuyla o zaman bir yere varamıyorum ne yazık der.  Algino Cinthia’ya seni üzmek istemem ama benim tecrübeme sahip birisini kandırabilmek için kırk fırın ekmek yemen gerek der. cinthia Algino’ya seni hafife almışım Bay Perira tam aradığım kişisin bazı işlerimde yardımcı olabilirsin der. Bunun üzerine Algino Cinthia’ya herhalde bir tabur erkeği kast ediyorsun deyince. Cinthia senin gibi kalifiye dedektifleri kast etmiştim ayrıca çok kabasın der. Bunun üzerine Algino Cinthia’ya kıvrımlarından etkilenmediğim olabilir mi diye sorunca Cinthia öyle olsun ama kariyer peşinde koşan vasat bir oyuncu değilim ben der.  Algino Cinthia Ramos sapkın kocası tarafından bedenini striptizci olarak teşhir eden ama kocasından para tırtıklamak için dedektif tutan ama dedektife para ödememek bin takla atan birisi der. Bunun üzerine Cinthia hoşuma gitti deyince Algino beş haneli çeki görürsem benimde hoşuma gider. Anadan üryan Algino’un yanına giden Cinthia aslında müteşekkir olmalısın Bay Perira deyince Algino Cinthia’ya etkilenmedim gösterini televizyon şovlarına saklamalısın der. Cinthia Algino’ya epey küstahsın al çekini der ve Algino gider.

Ertesi sabah bir hayat kadınıyla birlikte banyo yapan Algino hayat kadının Santa Lucia adlı şarkıyı berbat bir şekilde söyleyince banyodan çıkar.  Yatak odasına giden masada bulunan gazeteyi görünce panik içinde çırağı Pepe’yi arar. Algino aşırı bir telaş içinde Pepe’ye bütün materyalleri imha et der ama Pepe bunun mümkün olamayacağını Müfettiş Merdosa’ın yanında bulunduğu söyler. Müfettiş Merdosa Pepe’ye Algino ile konuşmak istediğini belirtir. Telefonu alan Müfettiş Merdosa Algino’ya gelmesini söyleyince Algino apar topar evine gelir Algino. Müfettiş Merdosa’ya sayın müfettiş benim fakirhaneme şeref verdiniz deyince Müfettiş Merdosa soğuk bir tavırla silahını ve ruhsatını ver der. Algino silah ve ruhsatını verdikten sonra Müfettiş Merdosa masada bulunan resimlerden Trifilo Ramos’un ceketinden çıktı adam sırtından üç kurşunla vurularak öldürülmüş der. Müfettiş Merdosa’ın sözlerini duyan Algino olay için üzgünüm ama çekilen fotoğraf iş icabı kullanılacaktı deyince Müfettiş Merdosa Algino’ya bu resimleri şantaj amaçlı kullanacaktın ama işler planlandığı gibi gitmedi der. Bunun üzerine Algino bakın Müfettiş Bey ben bu resimleri Bay Ramos’un eşinin isteğiyle çektim kendisi kocasının işlettiği gece kulübünde zorla striptiz yapıyor zaten bu resimlerin parasını kendi ödedi der. Müfettiş Merdosa pek inandırıcı bir açıklama gibi gelmedi der. 


Müfettiş Merdosa ile birlikte Trifilo’un malikânesine giren Algino Trifilo’un eşiyle karşılaşır eş Trifilo’un uygunsuz resimlerini isteyen Cinthia değil başka bir kadındır. Müfettiş Merdosa Bay Ramos’un eşisiniz değil mi diye sorunca kadın evet diye cevap verir. Bunun üzerine Müfettiş Merdosa kadına siz Trifilo’un dul eşisiniz değil mi diye sorar. Kadın evet diye cevaplayınca Algino panik içinde hanımefendi ne olur beni tanıdığınızı söyleyin der. Bunun üzerine Müfettiş Merdosa Trifilo’un dul eşine Bay Perira’yı tanıyor musunuz diye sorar. Trifilo’un dul eşi evet tanıyorum deyince Müfettiş Merdosa Trifilo’un dul eşine Bay Perira’yı tanıyor musunuz diye sorar. Trifilo’un evet bu beyefendiyi tanıyorum diye cevap verir. Bunun üzerine Algino Trifilo’un dul eşine bana rahmetli kocanızın fotoğraflarını çekmemi istemiştiniz deyince Müfettiş Merdosa Trifilo’un dul eşine bu doğru mu diye sorar. Trifilo’un dul eşi evet kocamın uygunsuz resimlerini çekmek için tutmuştum diye cevap verir. Algino Trifilo’un dul eşine çok sağ olun Madam dedikten sonra Trifilo’un dul eşi eğer mahzur görürseniz cenaze işleriyle ilgilenmem gerek dedikten sonra Müfettiş Merdosa ve Algino malikâneden çıkar.


Uzun saçlı kumral bir kadın telefondaki kişiye Bayan Ramos ile konuşmak istiyorum arkadaşıyım der. Telefondaki şahıs Bayan Ramos’un evini satıp gittiğini söyleyince uzun saçlı kumral kadın öyle mi sağlık olsun diyerek telefonu kapatır. Bu arada Cintia uzun saçlı kumral kadına Olga diye seslenince Olga Cintia’ya buradayım diye seslenir. Lola’ın yanına gelen Cintia Lola’yı öptükten sonra Lola Cintia’ya planımız tuttu Olga Ramon Dünya’nın öbür ucuna kaçtı der. Daha sonra Lola ve Cintia çılgınlar gibi lezbiyen ilişkiye girer. Bu arada Algino’un yattığı kadınlardan biri feci oyuna gelen Algino’yu neşelendirmeye çalışır. Algino ben çok aptalım iki güzel bacağa ve dolgun memelere kandım diye dert yanarken birdenbire peki o zaman gerçek Bayan Ramos beni tanıdığını belirti diye sorar.
Gece evine dönen Algino yatağında Cintia’yı görür. Cintia nasılsın Bay Perira diye sorar. Algino sitem dolu bir sesle nasıl olsun senin yüzünden kendimi büyük bir derde soktum ama gerçek Bayan Ramos sayesinde yırtım der. Bunun üzerine Cintia biliyorum Bay Perira kendimi affettirmeye geldim deyip kışkırtıcı hareketlerde bulunur. Bunun üzerine Algino Cintia’ın üzerine yumulur ama körkütük sarhoş olduğu için Cintia’ın üzerine yıkılır.  Ertesi sabah  Algino ile Cintia konuşurlar ve birdenbire Algino Cintia’ya benimle oyun oynamayı kes sayende başıma gelmedik kalmadı deyince Cintia deyince ama senden hoşlandım diye cevap verir.  cintia’ın dediklerine inanmayan Algino evden çıkmaya çalışınca Cintia bekle seni birisiyle tanıştırmak istiyorum der ve odaya Algino’yu odaya sokar. Algino odanın içinde Olga’yı görür ve Trifilo ile beraber olan kadın olduğunu anlar ve Lola’ya siz ikiniz yüzünden az daha hayatım bitiyordu der. Bunun üzerine lafa karışan bu aslında Bayan Ramos’un fikriydi o yüzden bende Bayan Ramos gibi davrandım dedikten sonra lafa karışan Lola her şey bir şantaj meselesiydi zaten Triflo benim reşit olmadığı öğrenince şantaja boyun eğdi der. Bunun üzerine Algino kekliği kafeslediniz ve sonra da kekliği öldürdünüz deyince Cintia sinirli bir şekilde her şey olabilirim ama asla katil olamam bizimde başımız dertte yardımcı olursan seviniriz der. Biraz düşünen Algino evet yardımcı olacağım dedikten sonra Algino Lola ve Cintia ile yiyişir.


Cintia Algino’ya istersen duvarın arkasından bizi izleyebilirsin der. Şaşıran Algino nasıl diye sorunca Cintia duvarın arkasında hileli bir ayna oradan görebilirsin Carlos Riva’ın işi kendisi rahibin oğlu olur ve Lola’ya karşı zaafı vardı bu yüzdende o aynayı taktırdı diye cevap verdikten sonra Algino’ya duvarın arkasına geçmesini söyler. Duvarın arkasına geçen Algino hileli ayna içinden her şey apaçık görünüyor ama ne yazık ki zar zor duyuluyor ama şüphe yok ki bu kahpeler beni kumpasa getirmeye çalışıyor der.  Lola’ın yanına giden Algino Lola’ya akıllı birisine benziyorsun ama sana gereksiz bir soru soracağım bana niye ihtiyaç duyuldu diye sorar. Lola sana ihtiyacımız var deyip eliyle hayali fotoğraf makinesinin deklanşörüne basıp makineyi kullanacaksın der. Bunun üzerine o zaman kameramı alayım güzel bir iş olacak ama önce güzel bir kadına elveda diyeyim der. Cintia soğuk bir tavırla şayet başarısızlığa uğrarsan bir sürü şeye elveda dersin der.  

Evine giden Algino Pepe’in yanına oturup  Pepe’ye sana ne kadar borçluyum kabaca hesapla der. Bunun üzerine Pepe parmak hesabı yapmaya başlayınca Algino Pepe’ye abartma borcum ne kadarsa söyle der. Pepe altı yüz dollar deyince cebinden bir tomar para çıkaran Algino altı yüz dolları Pepe’ye verir. Daha sonra Algino Pepe’ye tabancan var mı diye sorar. Pepe evet deyince Algino hiç kullandın mı diye sorar. Pepe’ye birkaç kez talim atışı yaptığını söyler. Bunun üzerine Algino güzel parayı genelevlerde iç etme seni hergele deyip gider. Daha sonra Algino ara sıra seviştiği Rita’ın yanına gider ve Müfettiş Merdosa ile karşılaşır. Müfettiş Merdosa ile havadan sudan konuşan Algino Trifilo Ramon’u failinin bulunduğunu öğrenir. Katilin Olga Ramon olduğunu öğrenen Algino Müfettiş Merdosa’ya Olga’ın tutuklanıp tutuklanmadığını sorunca Müfettiş Merdosa Olga Ramon’un Meksika’ya kaçtığı haberini alır.


Akşam olduğunda Cintia Carlos Riva’yı Lola ile birlikte yaşadığı eve getirip içkili âlem yapmaya başlarlar. Bu arada duvarın arkasına geçen Algino hileli ayna arkasından üçlünün âlemini fotoğraflamaya başlar. Daha sonra Algino aynayı tıklatarak Lola ve Cintia’ya Carlos’u tamamen soymalarını söyler. Bunun üzerine Carlos aynadan ses geliyor diye aynanın önüne gelir ama Lola ile Cintia’ın konuşmaları ve zil zurna sarhoş olması nedeniyle sızar. Bunun üzerine Algino Cintia ve Lola’ya Carlos’u soyup uygunsuz davranışlarda bulunmalarını söyler.  Lola ve Cintia Algino’un dediklerini uygularken Algino’da uygunsuz anların fotoğraflarını çeker. Carlos gittikten sonra Algino Cintia ve Lola’ya şu rahibin oğlu resmen sinirleme dokundu ben benim mekâna geçip resimleri banyo edeceğim umarım şantaja yarayabilecek kadar yeterli bir performans sergilemişsinizdir deyip evden çıkar. Bunun üzerine Cintia ve Lola çılgınlar gibi sevişir. 

Yatağında uyuyan Algino bir adamın eller yukarı eğer aptalca bir harekete bulunursan seni delik deşik ederim der.  Boş gözlerle etrafına bakan Algino Müfettiş Merdosa seni cinayetten tutukluyorum der. Bunun üzerine Algino Müfettiş Merdosa’ya ne cinayeti diye sorunca Müfettiş Merdosa Carlos Riva cinayeti senin ruhsatlı silahından çıkmış tabancayla sırtından vurulmuş der.  Olanları anlamaya çalışan Algino Müfettiş Merdosa’ya tam soru soracakken Müfettiş Merdosa Algino’ya aptal mısın sağır mısın şantaj için çektiğin resimler cesedin yanında bulundu fotoğraflardaki kadınlardan biri bir suç örgütünün üst düzey elemanlarından biri der. Bunun üzerine Algino hep küçük balıkların peşinden müfettiş niye o kadının peşinden gitmiyorsun diye sorunca Müfettiş Medrosa büyük balıklar beni aşar der.  Daha sonra ekip arabasına doğru giden Algino yolun karşında başka bir arabada bulunan Cintia’yı görür ve bağırıp çağırıp küfretmeye başlar.  Daha sonra arabaya binen Algino’ya Müfettiş Merdosa sana bir teklifte bulunacağım ben seni bırakacağım sende seni oyuna getiren kadının icabına bakacaksın der. Rita’ın yanına giden Algino Rita’ya Cintia’yı öldüreceğim deyince Rita ben sana o tür kadınlara bulaşma bulaştın sineye çek der. Bunun üzerine Algino yeteri kadar Madara oldum deyip gider. Uzun bir arayıştan sonra Cintia’yı bulan Algino Cintia’yı gırtlaklamaya başlar ve Lola’ın arkasından gelip kafasına şişeyle vurup bayıltmasına engel olamaz. Daha sonra Lola ve Cintia arka kapıdan kaçarlar. Bu arada Algino’un evden çıkmasına şaşıran Müfettiş Merdosa eve girer ve Algino’un iki seksen yere yatığını görünce Algino sen bir aptaldın ve her zaman aptal kalacaksın der ve film biter. 




28 Kasım 2016 Pazartesi

Giochi bestiali In Famiglia

Filmimiz slip donlu yirmi yaşlarında genç bir erkeğin egzersiz yapmasıyla başlar. Bu arada yirmisinin başlarında ince vücutlu sarışın bir kırklarında bir adamla günah dolu anlar geçirirken slip donlu genç duvarında asılı olan posterlere bakarak kendisini tatmin etmeye başlar.  Daha sonra adının Rocco olduğunu öğrendiğimiz slip donlu genç yanına gelen otuzunun sonlarında olan kadına egzersiz yapıyorum dedikten sonra Rocco kadını zorlamaya başlar. Kadın Rocco’un kasıklarına tekme atar ve Rocco acı içinde yatağa düşer. Adının Pozza olduğunu öğrendiğimiz kadın üzgünüm Rocco ama böyle bir davranışta bulunmamalıydın der. Rocco inleyerek çok fena şişti deyince Pozza dur bekle biraz ben buz getiriyim deyince Rocco belki sen bir şeyler yapabilirsin der. bunun üzerine Pozza sıkılgan bir sesle öyle olsun der ve Rocco ile çılgınlar gibi sevişir. 
Ertesi gün Lisa isimli kadın Franco bir adamın kucağında evine getirilir. Lisa’ın kocası Enrico karısını taşıyan adama karımı kanepeye yatır ben sen sonra ilgilenirim der.  Daha sonra Enrico odasında kendisini tatmin eden yeğeni Maria’yı seyrederek tatmin eder. Kendisinde cesaret bulan Enrico bir hışımla yeğeni Maria’ın odasına dalar.  Eniştesinin odasına girdiğini gören Maria Panik içinde kendisini toparlamaya çalışırken Enrico Maria’ya rahat olmasını yaptıklarının normal olduğunu söyledikten sonra yeğenini okşamaya başlar. İlk başta Maria karşı koymak istese de sonra olayın heyecanıyla eniştesi Enrico’un isteğine boyun eğer. Bu arada Lisa’yı kanepeye koyan adamda sarhoş olan Lisa’ın mahrem yerlerini okşamaya başlar ve en sonunda Lisa hararetli okşamalara yenik düşüp çılgınlar gibi sevişir.

Ertesi gün Enrico yeğenleri Pozza ve Lisa ile konuşurken Rocco gelir. Enrico Pozza ve Lisa’yı oğlu Rocco ile tanıştırır. Daha sonra Rocco gezmek için Lisa ve Pozza ile dışarı çıkar ve bu arada Enrico karısı Lisa’ın uygunsuz bir fotoğrafını bulur ve kimse görmemesi için saklar. Akşam olduğunda Pozza Rocco’un odasına girer ve Rocco’un hizmetçiyle günah anları yaşadığını görür ve Rocco ve hizmetçiye katılıp üçlü yaparlar ama daha sonra çıkan sesleri duyan Enrico ve Lisa’da seks eylemine katılırlar ve film biter.



4 Kasım 2016 Cuma

Absurd

Filmimiz can havliyle koşan bir adam ve onu takip eden bir başka bir adamla başlar. Takip eden adam koşan adamı parmaklıklar üstünde yakalar ve çektiği anda parmaklıklar adamın böğrüne saplanır. Aynı esnada felçli 13 veya 14 yaşlarında felçli bir kız çocuğu çizim yapmaktadır annesi kızın yattığı yere gidip kızım gene aynı şekli çiziyorsun onun yerine azıcık televizyon seyret veya kitap oku der. Genç kız oralı olmaz ve çizimine devam eder. Sakat kızın annesi aşağı iner oğlu ve dadısıyla birlikte sabah kahvaltısını ederken kapı tıklatılır dadı kapıyı açar ve demin parmaklıklara takılan adam bağırsakları deşilmiş halde kapı önünde belirir. Bir grup doktor bağırsakları deşilmiş adamı ameliyat etmektedir. Ameliyat edilen eleman ameliyat esnasında uyanır ama durumu fark eden hemşire elemanın damarına narkozu zerk eder. Aynı esnada bir grup motorize serseri ayyaş bir berduşla uğraşırken polis otosu gelir ve motorize serseriler kaçar polis dedektifi Ben bir daha seni sarhoş görürsem gözünün yaşına bakmam tıkarım içeri dedikten sonra telsizden kimliği belirsiz bir şahsın ağır yaralı olarak tedavi edildiğini duyunca hastaneye doğru gider.
Ameliyatı yapan doktor gidici der lakin bir süre sonra kalp atışları düzenli bir şekilde atmaya başlar. Ameliyat bittikten sonra ömrü hayatımda böyle bir şeyle karşılaşmadım herifçioğlu aniden canlandı der ameliyata yardım eden hemşire Emily belki de genetik bir bozukluğu vardır diyip Bennet ailesine gitmek için izin ister. İzni alan hemşire Emily Bennetlere doğru gider Polis dedektifi Ben ormanlık alandan geçerken bağırsakları deşilmiş elemanı kovalayan elemanı görür ve hayırdır buralarda ne dolaşıyorsun diye sorar. Yabancı eleman arabam bozuldu sanayiye bıraktım der. Bunun üzerine polis dedektifi Ben buralarda bu vakit dolanma feci şeyler gelebilir diye uyardıktan sonra gizemli yabancı polis aracına biner. Daha sonra Bennetlerin evine giden polis dedektifi Ben Bayan Bennet’i sorguya çeker. Bayan Bennet adamı soyguncu zannettiğini sonra yaralı olduğunu görünce ambulans çağırdığını söyler. Bayan Bennet’in dediklerini düşünen polis dedektifi Ben Bennetlerin evinden ayrılır.

Ameliyata iştirak eden doktor hale bak demin bu adam ölümlere yatıyordu şimdi turp gibi yatıyor der. Bağırsakları deşilmiş eleman uyanır ve kendisini kovalayan şahsı görür ve saldırganlaşmaya başlar doktor ve hemşire öfkeli adamı zor zapt ederler. Bağırsakları deşilmiş elemanı polis durdurur ve gizemli şahıs durumu polis memuruna izah etmeye çalışır lakin başarılı olamaz ve polis silahını çekerek adamı ameliyathane kapısından uzaklaştırır. Polis dedektifi Ben gizemli adamı sorgular lakin gizemli adam dut yemiş bülbül misali tek bir ses etmez aynı esnada hemşire içeri girer ve bağırsakları deşilmiş adamın ameliyat yaralarının yok olduğunu görür. Ameliyat masasında yatan adam kurşun gibi atlayarak hemşireyi yakaladıktan sonra hemşirenin kafatasını cerrahi matkapla delip öldürür. Sesleri duyan dedektif Ben yoğun bakım odasına koşar ve hemşirenin cesedini görür.
Gizemli şahsiyeti sorgulayan dedektif Ben konuş lanet olasıca günahsız bir kadıncağız hunharca katledildi diye bağırdıktan sonra rahip olduğu ortaya çıkan gizemli yabancı her şeyi açılayacağım lakin ameliyatı yapan doktorda gelsin o sizi benden daha iyi ikna edebilir der. Aynı esnada adının Nikos olduğunu öğrendiğimiz bağırsakları deşilmiş eleman arka sokaklarda dolanır. Ameliyatı yapan doktor ameliyat öncesi ve sonrası röntgenleri gösterir ve beyin kütlelerin farklı olduğunu söyleyip kan hücrelerinin yenilendiği söyler. Dedektif Ben simdi bu herif ölümsüz mü diye sorar. Rahip hem öyle hem böyle diyip Nikos’un bir nükleer deney kurbanı olduğunu söyleyip cebinden bir gazete kupürü çıkartır. Polis dedektifi Ben rahip efendi bu Yunanca yazıyor der. Rahip yazıyı Nikos’un öldüğünü ve cesedinin bulunamadığını açıklar. Dedektif Ben şayet herif ölümsüzse herifin icabına nasıl bakacağız diye sorar ve rahip tek bir yolu var der Nikos’un beynine aldığı darbeleri iyileştiremiyor beynine sıkarsan icabına bakarsın diye açıklar.  Bu arada Nikos bir mezbahaya girer eline geçirdiği satırı mezbahayı temizleyen elemana sallar ve eleman silahına davranır ve silahını 3 kez ateşler lakin Nikos’a boncuk mermi etkisi yapar. Nikos elemanı yakalayıp kafasını et dilimle makinesine geçirip adamın beynini dilimler. Aynı esnada rahip silah ister ve dedektif Ben yedek silahını verir ve ayrılıp Nikos’u aramaya koyulurlar.

Ormanlık yolda yürüyen Nikos motorcuları görür ve çalılığa şotalanır. Motorculardan birinin motoru bozulur ve motoru tamir etmeye çalışır. Nikos fırsatı görür ve tam harekete geçecekken mavi bir araba tarafından çiğnenir. Motorcu herif Nikos’un yanına gidip iyi olup olmadığını kontrol ederken Nikos motorcuyu gırtlaklayarak öldürür. Mavili arabanın sahibi Bay Bennet evine gelir ve arabadan inen Bay Bennet düşünceli ve tedirgin bir haldedir aynı esnada rahip arabasına atlayıp etrafı kolaçan eder. Karısı ve çocuklarıyla konuşan Bay Bennet’in düşünceli halleri ailesinin merakını çeker Bay Bennet can sıkıntısından kaynaklandığını açıklar. Bayan Bennet ise hemşire Emily’nin daha gelmediği için huzursuzdur ve arkadaşlarıyla maç seyretmeye gitmemeyi önerir lakin kocası ayıp olur diyerek öneriyi geri çevirir. Bay ve Bayan Bennet evden çıkmadan önce dadı Peggy’e hemşire Emily gelmeden önce evden ayrılmamasını tembihler aynı esnada polis dedektifi Ben ve ortağı ormanlık yolda motorcunun kanlı cesedini bulur.

Daha sonra hemşire Emily aynı bölgeden geçerken ayağı kayıp yere kalpaklanır ve yere düşer sonrasında hiçbir şey olmamış gibi kalkar.  Arkasından civarın berduşu gelip bayan makyaj malzemesini düşürmüşün diyerek genç kadının maskarasını verir ve sarhoş kahkahasını atarken hemşire Emily hızla topuk atar. Aynı esnada Bennetlerin evinde dadı Peggy haylaz Willy ile uğraşmaktadır daha sonra Katia’nın yanına giden Willy öcülerden bahseder ablası Katia öcü diye bir şey yok Peggy seninle dalgasını geçiyor der. Bunun üzerine dadı Peggy var ve seni yiyecek lakin yorganını çekip saklanırsan seni görmez yoksa ham olursun diye korkutur. Kardeşiyle uğraşılmasından hoşlanmayan Katia Peggy’den bir bardak su ister. Dadı Peggy su getirmeye gider ve Katia Peggy’nin dediklerine kulak asma yalnızca seni korkutmaya çalışıyor der.

Bay ve Bayan Bennet misafirliği gittikleri evde huzursuz bir tavır içinde futbol maçını seyrederler Bay Bennet karısına bir adama çarpıp kaçtığını söyleyip vicdan azabı çektiğini belirtir. Aynı esnada katil hissiyatlı Nikos Bennetlerin evine girer kendisine çarpan arabayı hatırlar. Aynı esnada Nikos’u arayan rahip polis dedektifi Benle konuşur ve motorcunun Nikos tarafından hunharca öldürüldüğünü öğrenir. Bu arada evin köpeği Blitz Nikos’un varlığını sezer ve havlamaya başlar. Dadı köpeğin dışarı çıkmak istediğini zanneder ve köpeği dışarı çıkartır. Köpek kaçıp sırra kıdem basar köpeğin arkasından seslenir lakin kafasına Nikos tarafından kafasına kazma yer. Bayan Bennet sabırsız bir şekilde evi aramak için bekler. Aynı esnada hemşire Emily Bennetlerin evine varır. Genç hemşire Katia’ya sünger banyosu yaptırmaya başlar. Nikos evin içinde dolanmaya başlar ve bu arada hemşire Emily odalarda gezinirken Peggy’nin cesedini bulur. Panikle Willy’i zorla dışarı çıkartıp yardım çağırmasını söyleyip Katia’nın odasında barikat kurar. Willy biraz gezindikten sonra mutfak penceresinden girerek eve varır lakin katil hissiyatlı Nikos’a yakalanır. Aşağı katlarda dolanan Emily Willy’nin salonda olduğunu görür yanına koşarak gelirken Nikos tarafından yakalanır Nikos hemşire Emily’i çekiştirerek götürürken Willy can havliyle ablası Katia’dan yardım ister lakin genç kız bağlı olduğu kayışlardan kurtulmaya çalışmaktadır. Aynı esnada katil ruhlu Nikos hemşire Emily’i fırına sokarak öldürmeye çalışır. Nikos hemşire Emily’in işini bitirdikten sonra Willy’nin peşine düşer. Willy yüzü gözü yanmış Emily’in müdahalesiyle Nikos’un elinden kaçmayı başarır ne var ki hemşire Emily Nikos’a boynuna defalarca bıçak saplarken Nikos kontrolü ele geçirip Emily’in gırtlağını deşer.,

Kayışlarından en sonunda kurtulan Katia yataktan kalkarken yanlışlıkla ses çıkartıp Nikos’un ilgisini çeker. Yatağından güç bela kalkan Katia tam kapıya doğru giderken kapının belli bir kısmını parçalayan katil ruhlu Nikos tarafından yakalanır lakin Katia eline geçirdiği pergeli Nikos’un eline saplayıp Nikos’un pençelerinden kurtulur. Nikos kapıyı tamamen parçalayıp Katia’nın üzerine çullanır ne var ki Katia elindeki pergeli Nikos’un gözlerine saplayarak katil hissiyatlı adamı kör ederek kurtulur. Aynı esnada etrafta bilinçsizce koşan Willy’i rahip bulur. Katia ve Nikos evin içinde ölümcül bir körebe oynamaya başlarlar. Gerilimli süren körebenin sonucunda Nikos Katia’yı kıskıvrak yakalar ve elleriyle gırtlağını sıkmaya başlar. Rahip eve girip bırak kızı dedikten sonra Nikos Katia’yı rahibin üzerine fırlatır ve rahibin üzerine abanarak rahibi boğazlamaya başlar bu arada Katia yerdeki baltayı görüp eline alıp Nikos’un ensesine baltayla defalarca vurur. Aynı esnada Bay ve Bayan Bennetler eve varır ardından dedektif Ben ve ortağı olay yerine varır. Kapı  açılır Katia Willy korkma öcü diye bir şey onu öldürdüm diyerek kan bulaşmış elbiseleriyle kapı önüne çıkıp kopardığı kafayı mutluluk ifadesiyle gösterir ve film biter




30 Ekim 2016 Pazar

Dr. Strange

Filmimiz gölgelerin arasında saklanan Asmodeus adlı varlığın bir kadına Morgana diye seslenmesiyle başlar.  Kızıl gözlü varlık Morgana isimli kadına kafanı kaldır ve bana bak yeniden bana hizmet etmek ister misin diye sorunca Morgana bu beni memnun eder diye cevaplar. Kızıl gözlü varlık Morgana’ya çok güçlü bir büyücüydün ama ne yazık ki beş asır önce senin başarısızlığından zaferim elimden kaçmıştı der. Bunun üzerine Morgana Asmodeus’a intikamı mı tasarlamak için asırlar boyu plan kurdum der.  Kızıl gözlü varlık Morgans’ya o zaman seni sürgün edildiğinin boyuta tekrar yollayayım ve ışığın kadim sembolü altında kadim kişi işaretleri araştırıp hesaplarını yapıyor ama Kadim Kişi artık yaşlı ve hasta onu gücünü halefine aktarmadan öldür der. Bunun üzerine Morgana halef kim diye sorunca Asmodeus  kadim ışığın sembolü olan yüzüğü takan kişi Kadim Kişinin halefi olacak şayet beni hayal kırıklığına uğratacak olursan cezan korkunç ve acıklı olur işi halletmen için üç günün var diyerek Dünya’ya gönderir.  Morgana sizin adınıza yapacağım efendim der.

Bir binaya giren altmış yaşlarında uzak doğulu bir adam binanın içinde efendi diye dolanmaktadır.  Bir odaya giren uzak doğulu adam koltukta oturan Kadim Kişi ’ye elimden geldiği kadar çabuk geldim der. Kadim Kişi adı Wong olan uzak doğulu adama görevimiz tekrar başladı kötülüğün neferleri tekrar harekete geçti der.  Ayağa kalkan Kadim Kişi masaya eski bir kitap koyup Wong’a bu kitabı oku ve ezberle der. Kitaba bakan Wong kitabın bir sayfasında resmedilmiş illüstrasyonu gösterip bu kim diye sorar.  Kadim Kişi Morgana Le Fay çok güçlü bir büyücü ve büyücülerin kraliçesiydi on beşinci yüzyılda bir iblise tapan bir tarikatın lideriydi der. Bunun üzerine Wong hiç yaşlanmamış deyince Kadim Kişi kötülüğe çalışmanın bazı avantajları olabiliyor diye cevap verdikten sonra Kadim Kişi bariyerler çatırdamaya başladı ve Morgana bariyerlerden geçen ilk kara büyücü amacı beni öldürmek der. Wong o zaman harekete geçmeliyim deyince Kadim Wong’a Kişi şimdi karışmayacaksın önce Morgana’yı alt edecek birisini bulmalıyız üç günümüz var bana Stephen Strange’i bul der.

Doktor olan Stephen Strange çalıştığı hastaneye gelir ve.  Hemşire Sara Doktor Strange üç kere geç kaldınız ve başhemşireye rapor vermek zorunda kaldım der. Bunun üzerine Doktor Strange Hemşire Sara’yı dört kez geç kaldım deyince Hemşire Sara Doktor Stephen Strange’e dün gece bayağı meşgulmüşsünüz deyince Doktor Stephen Strange Clea’ya nereden anladın diye sorar. Hemşire Sara yanağınızda ruj lekesi ve pek pahalı parfüm kokusu üstünüze sinmiş der.  Bunun üzerine Doktor Strange Hemşire Sara’ya doktor ve hemşire arasında aşk olmamasına karar verdik deyince Hemşire Sara Doktor Strange’e hemşire ve doktor arasında aşk yapılmamasına karar vermiştik dedikten sonra hastalarınız sizi bekliyor der. Odasına giren Doktor Strange hastalarından Bayan Oliver ile görüşür. Bayan Oliver Doktor Strange’e uykusuzluktan mustarip olduğunu söyler. Bunun üzerine Bayan Oliver ağzıma süt harici bir şey sokmuyorum deyince Doktor Strange Bayan Oliver’a emin misin diye sorar. Bunun üzerine Bayan Oliver rahatlamak amacıyla iki tek atarım dedikten sonra Doktor Strange Bayan Oliver alkol sizin bünyenize iyi gelmiyor der. Bunun üzerine Bayan Oliver ama uyku uyamıyorum deyince Doktor Strange Bayan Oliver’a boş bir odamız var seni oraya koyup neyin var bakacağız deyince Bayan Oliver Doktor Strange’in elini sıkıp tek düşünen sensin der.

Taksiye binen Morgana yolda giderken bindiği taksi kenar mahalle çocukları durdurulur. Çocuklardan Morgana’ya şebeklik yapınca Morgana çocuğa bakar ve çocuk korku içinde arabanın yanından uzaklaşır. Daha sokaklarda gezinen Morgana’ın dikkatini genç bir kadın çeker. Gizlice kadını takip Morgana Kadim kişiyle karşılaşır. Kadim Kişi Morgana’ya beni geçemeyeceksin Morgana deyince Morgana kendini beğenmiş bir ses tonuyla bariyerlerin zayıflıyor beni durduramayacaksın der. Bunun üzerine Kadim Kişi Morgana’ya seni bu âlemden sürgün etmiştim bir daha sürgün ederim der.  Morgana seçimini yaptın ihtiyar dedikten sonra kaybolur. Bu arada Morgana’ın takip ettiği genç kadın Kadim kişinin önüne çıkar ve Morgana’ın sesiyle yanlış hesapladın ihtiyar dedikten sonra Kadim kişiyi köprüden yola atar. Daha sonra kendisine gelen genç kadın Morgana’ın yanında belirip öldü mü diye sorunca şoka girer. Bu arada Kadim kişinin yola düşmesiyle bir araba son durur. Arabanın şoförü Kadim Kişi’nin başına toplanan kalabalığa birdenbire önümde belirdi son anda frene bastım derken Kadim Kişi yavaşça ayağa kalkar ve kalabalıktan iyi misin diye sorar. Kalabalıktan uzaklaşan Kadim Kişi sihirli güçlerini kullanarak kendisini iyileştirir.

Morgana’n bir süreliğine bedenine giren evinde tedirgin bir şekilde otururken Kadim Kişi kendi mekânında yorgun bir şekilde otururken yanına gelen Wong kuşkularınız doğruymuş etrafınızda büyük bir kötülük var dedikten sonra iyi misiniz efendi diye sorar.  Kadim Kişi iyi olamayacak kadar yaşlıyım der. Daha sonra Kadim Kişi Wong’a aradığımızı buldun mu diye sorar. Wong evet hastanenin psikiyatri koğuşunda çalışıyor dedikten sonra Kadim Kişi’ye ne oldu size efendim der. Kadim kişi Morgana ile karşılaştım ve onu benimle savaşmaya zorladım ama o genç bir kızı kontrol edip bana saldırdı der. Wong nasıl bir kızdı diye sorunca Kadim Kişi muhtemelen öğrenci dedikten sonra Wong ne yapabiliriz diye sorar kadim kişi şu anda bir şey yapmayacağız zaman içinde o kız dengeleri değiştirecek der. Gece vardiyasında çalışan Doktor Strange psikiyatri koğuşunda yatan hastaları kontrol ettikten sonra mesaisini bitiren Hemşire Sara’ya iyi geceler yarın görüşürüz der ve odasına gider. Bu arada huzursuz bir şekilde uyuyan genç kız çığlık atarak kalkar ve televizyonu kapadıktan sonra yatağına uzanır ve sabah yaşadıklarını görür ve bu arada aynı kâbusu Doktor Strange’de görür.

Genç kız gördüğü kâbusta belirsiz bir şekilde koşarken Morgana Le Fay ile karşılaşır. Panik ve korku içinde oturduğu daireden çıkıp asansöre biner. İlk indiği katta Morgana’yı görünce zemin katta inen genç kız panik içinde apartmandan çıkar ve kendisini yola atar. Bir taksi son anda genç kızı fark eder ve taksinin direksiyonunu kırar. Arabadan çıkan taksi şoförü genç kıza canına mı susadın gece vakti yolun ortasında ne işin var diye sorunca genç kız boş gözlerle bilmiyorum cevabı verir. Bunun üzerine taksi şoförü genç kızı hastaneye bırakır. Zenci bir doktor tarafından muayene edilen kızın durumunu kavramayan doktor telefonu açıp uyuyan Doktor Strange’i arar. Telefonun sesine uyanan Doktor Strange telefona bakar. Zenci doktor acilde burada kimliği belirsiz bir kız var bakar mısın deyince Doktor Strange geliyorum der. Kızın yanına gelen Doktor Strange kâbusunda gördüğü kızı karşısında gördüğünde şaşırır. Durumu fark eden zenci Doktor meslektaşı Doktor Strange’e bir şey mi oldu sorar. Doktor Strange zenci doktora birisine benzettim herhalde der. Zenci doktor genç kızın yolun zihni bulanık şekilde bir taksi şoförü bulmuş üstünden kimlikte çıkmamış der.  Doktor Strange genç kızı muayene etmeye başlar.  Doktor Strange kafaya darbe almamış uyuşturucu testi yapıldı mı diye sorar. Zenci doktor yapıldı diye cevap verdikten sonra Doktor Strange genç kıza ne oldu sana diye sorar.  Bir kaza oldu deyince Doktor Strange kaza mı oldu diye sorar. Genç kız yaşlı bir adam vardı kadının biri yaşlı adamı köprüden attı der. Zenci doktor uyumaktan korkuyor deyince Doktor Strange öyle mi diye sorar.  Genç kız kâbuslarımda çıkan kadın evimde de çıkıyor sanki beni öldürmek istiyor der. Bunun üzerine Doktor Strange seni iyi etmek için elimden geleni yapacağım söz veriyorum dedikten sonra Zenci doktora ne kadar test uygula der.  Doktor Strange hastane koridorlarında yürürken Morgana Le Fay tarafından izlendiğini fark eder ama arkasını dönünce Morgana Le Fay’ı göremez.

Kadim Kişi masasında Wong’un hazırladığı kahvaltıya bakıp Wong sen benim talebem ve dostumsun hizmetkârım değilsin der. Bunun üzerine Wong Kadim Kişiye iyi bir kahvaltı enerji verir der.  Daha sonra Wong Kadim kişiye aradığımız kız evinden kaçmış ve hastaneye yatırılmış deyince Kadim Kişi hangi hastaneye diye sorunca Wong psikiyatri koğuşuna yatırılmış deyince Kadim Kişi Stephen Strange’in görevli olduğu hastane değil mi diye sorar. Wong evet diye cevap verir. Bu arada psikiyatri koğuşunda hastalara ilaçlar verilikken sıra genç kıza gelir. Genç kız bunları ne işe yarar diye sorar. İlaçları veren hemşire genç kıza bu ilaçlar seni rahatlatacak deyince panikleyen genç kız beni uyutturacaksınız buna izin veremem diye bağırır. Bağrışmalara gelen Doktor Strange psikiyatri koğuşu hemşiresine ne oluyor diye sorar. Hemşire hasta ilaçlarını almamakla direniyor deyince Doktor Strange hemşireye ben hastaya ilaç yazmamıştım der. Bunun üzerine hemşire Doktor Strange’e biliyorsunuz standart prosedürü uyguluyoruz deyince Doktor Strange hemşireye yanlış biliyormuşsun der ve genç kızı odasını götürür. Doktor Strange genç kıza sana kimse ilaç vermeyecek deyip kızı rahatlattıktan sonra odadan çıkar. Psikiyatri koğuşu hemşiresi doktor konuşmamız lazım deyince daha sonra der. Bunun üzerine hemşire ben bu hastanede yirmi yıldır çalışıyorum deyince Doktor Strange zaten bundan haberim var diyerek hemşireyi tersler.

Evinden çıkan Kadim kişi mistik güçleriyle kapısını mühürledikten sonra Wong’un yanına gider. Kadim kişi Wong’a bu göreve tek başına gideceğini açıkladıktan sonra taksiye biner. Daha sonra Wong’da kendiişleriyle uğraşmak için evden ayrılır. Wong ve Kadim Kişinin evden ayrıldığını gören Morgana bir soka kedisini kullanarak eve sızmaya çalışır ama kedi mistik bariyerler tarafından püskürtülür. Hastanede başhemşire başhekime psikoloji koğuşunda rapor vermeye başlar.  Daha sonra Doktor Strange odaya girer.  Doktor Strange başhekime geç kaldığım için özür dilerim Başhekim Tanner diyerek oturur.  Başhemşire Başhekim Tanner’a Doktor Strange’in yatırdığı iki hastayı söyler.  Raporlara bakan Başhekim Tanner Bayan Oliver hani şu kronik alkolik mi diye sorunca Doktor evet ama bu tür hastalara hizmet etmek topluma borcumuzdur der. Başhekim Tanner hastaneye yatırılan kimliği bilinmeyen hastayı sorar.  Doktor Strange garip biri diye cevaplar. Bunun üzerine başhemşire Başhekim Tanner’a kimliği belirsiz kadının ilaçlarını almayı reddediyor der.  Başhekim Tanner Doktor Strange’e bu doğru mu diye sorunca Doktor Strange yatırılan hastanın ne çeşit bir sorunu olduğunu bilmiyorum o yüzden ilaç vermekten kaçındım diye cevap verir. Bunun üzerine Başhekim Tanner Doktor Strange’e bir hastayı kontrol edeyim o zaman der. Doktor Strange ayağa kalkınca Başhekim Tanner Doktor Strange’e hastayı tek başıma görmek istiyorum der.

Hastaneye gelen Kadim Kişi danışmadaki hemşireye dün gece yatırılan kimliği belirsiz kız hakkında bilgisi olduğunu hastayla ilgilenen doktoru görmek istediğini belirtir. Hemşire Kadim Kişiye ziyaret saatinin geçtiğini söyleyince Kadim Kişi hipnoz gücünü kullanarak hemşireye bunun alışılmadık bir durum ama hasta hakkında önemli malumatlarım var der. Bunun üzerine hemşire trans olmuş şekilde Kadim kişinin dediklerini başhemşireye illettir.  Kadim Kişi’in yanına giden başhemşire Kadim Kişi’ye ziyaret saatinin bittiğini söyleyince Kadim Kişi başhemşireyi hipnoz eder ve başhemşire Doktor Strange’in odasında olduğunu söyler. Doktor Strange’in odasına geçen Kadim Kişi Doktor Strange’e kimliği belirsiz kadının isminin Clea Lake olduğunu yazan bir kâğıt verir. Doktor Strange Kadim Kişi’ye Clea hakkında ne anlatabilirsiniz diye sorunca Kadim Kişi Doktor Strange’e siz ne anlatabilirsiniz der. Doktor Strange Clea hakkında aklı karışmış sanki gerçeklikle bağlarını koparmış derken Kadim Kişi’in suratına bakınca rüyasında gördüğü şahıs olduğunu anlar ve Kadim Kişi’ye dün gece gördüğüm rüyada hastaneye yatırılmış hasta kadını ve sizi gördüm der. Bunun üzerine Kadim Kişi Doktor Strange’e zihinsel bağ nedir bilir misiniz diye sorunca Doktor Strange bildiğimi farz edin der. Bunun üzerine Kadim Kişi Doktor Strange bazen başkalarının yaşadığı olaylar başka insanların rüyasında görülür der.  Konuşmasına devam Kadim Kişi Doktor Strange’e dün gece gördüğünüz rüya dün akşam gerçekleşmişti Bayan Lake beni köprü parmaklıklarından itmişti der. Daha sonra Başhekim Tanner hışımla Doktor Strange’in odasına girer ama Kadim Kişi Başhekim Tanner’a bakar ve Başhekim Tanner odadan sessiz sakin bir şekilde çıkar. Gördükleri karşısında şaşıran Doktor Strange Kadim Kişi’ye bunu nasıl yaptığınız diye sorar. Kadim Kişi yalnızca sakinleştirip tansiyonu düşürdüm diye cevap verir.  Daha sonra Kadim Kişi Doktor Strange’e Clea’dan bahsedip onun sorunun çözümü modern tıpta yatmıyor dedikten sonra Thomas Linderman yazılı kart verdikten sonra Doktor Strange’in elini sıkıp enerji aktarır.

Clea’yı ziyaret eden Doktor Strange Clea’ya adı ile seslenince Clea Doktor Strange’e bu benim adım mı diye sorar. Doktor Strange evet diye cevap verir. Bunun üzerine Clea beni ayık tutmak için ilaç verdiler ama sanırım işe yaramadı dedikten sonra kendinden geçer. Bunun üzerine Clea’ın raporunu okuyan Doktor Strange hışımla ile dışarı çıkar. Başhekim Tanner’in yanına giden Doktor Strange Başhekim Tanner’a hastanın uyutulmamasın söylemiştim der. Başhekim Tanner küstah bir üslupla sakinleştiriciler insanı uyutmaz ayrıca sen psikiyatri koğuşunda bir doktorsun ben başhekimim bu hastanede kararları ben veririm der ve gider. Başhekim Tanner odasına giderken Doktor Strange ben buna katlanamam der. Bunun üzerine başka bir doktor araya girer ve Doktor Strange’e kendini yakma Stephen Başhekim Tanner’ın belediye meclisinden tanıdıkları var yatan hastaya hisler beslediğin aşikâr ama biraz profesyonel düşün der.   Daha sonra Doktor Strange’in yanına gelen hemşire Sara Doktor Strange’e canını Tanner’mı sıktı diye sorar. Doktor Strange doğru bildin dedikten sonra başhemşire Doktor Strange’e doktor acil gelmeniz gerekiyor der. Clea’ın yanına gelen Doktor Strange hastanın durumunun kötüleştiğini söyler. Aceleyle Clea’ın yanına giden Doktor Strange Clea’yı kontrol eder.  Daha sonra Doktor Strange başhemşireye durum nasıl diye sorar. Başhemşire Clea’ın nabzının ve tansiyonunun çok düştüğünü belirtir.  Başhekim Tanner odaya girer ve Clea’ın durumunu gördükten pişman gözlerle Doktor Strange’e bakar. Odasına giden Doktor Strange Kadim Kişi’in dediklerini hatırlar ve hemşire Sara’ya benim birtakım işlerim çıktı diyerek hastaneden çıkar.

Kadim Kişi’in ikamet ettiği kenar mahalleyi gider. Bu arada Morgana Le Fay gizlice Doktor Strange’i takip eder ve sihirli güçleriyle yoldan geçen bisikleti ve otobüsü kontrol edip Doktor Strange’in kaza geçirip ölmesini sağlamaya çalışır ama Doktor Strange bisikletli çocuğu durdurarak olabilecek kazayı önler. Daha sonra Kadim Kişi’in kapısını çalan Doktor Strange Wong tarafından karşılanır ve Kadim Kişi’in kendisini beklediğini söyler. Kadim Kişi’in yanına çıkan Doktor Strange Kadim Kişi’ye parmağındaki aile yadigârı yüzüğün sembolü kendisine verilen kartın ve evin çatısındaki sembole benzediğini söyler. Bunun üzerine Kadim Kişi Stephen sen doğmadan baban ve ben senin istikbalini biliyorduk ama baban annenle beraber geçirdiği trafik kazasında öldü der. Duyduklarına şaşıran Doktor Strange manasız gözlerle Kadim Kişiyi süzer. Kadim Kişi doktor olacağını biliyordum hatta gizli kalmış güçlerini de biliyorum der. Doktor Strange ne gibi güçler diye sorunca Kadim Kişi bilgi kolayca öğrenilmez cehalet bu ölümcül sırdan seni korumaya çalışacak kaderini öğrenmeye niyetli misin diye sorar. Bunun üzerine Doktor Strange Kadim Kişi’ye evet öğrenmek istiyorum der. Kadim Kişi hastanede yardım ettiğin Clea’ın aslında bilmeden büyük bir kötü gücün piyonu olduğunu asıl hedefin kendisi olduğu söyler. Bunun üzerine Doktor Strange Kadim Kişi’ye bu vuku hakkında bu kadar malumat sahibisin niye yardımcı olmuyorsun diye sorar. Kadim Kişi Doktor Strange’a yaşlanıyorum ve güçlerim azalıyor eğer bu vukuatta karışırsam Clea’yı tehlikeye atabilirim ama sen gidişata son verebilirsin der. Doktor Strange bunu nasıl yapabilirim diye sorunca Kadim Kişi gücümü sana aktaracağım der. Bunun üzerine Doktor Strange ne gibi güçler ayrıca ne gizli güçlerim nedir diye sorar.  Kadim kişi Doktor Strange’e güçlerin evrenin enerjisini kanalize edip aktarma bazıları buna simya bazılar büyü bazıları da sihir diyor der. Bunun üzerine Doktor Strange babamda mı büyücü müydü diye sorunca Kadim Kişi hayır ama senin özel yeteneklerle doğduğunu biliyordu der.

Hemşire Sara’yı arayan Doktor Strange Sara’ya akşam hastaneye gelemeyeceğini belirtikten sonra telefonu kapar. Bu arada Kadim Kişi mistik güçleriyle Doktor Strange’in yüzüğünü incelemeye başlar. Daha sonra Doktor Strange’in yanına gelen Kadim Kişi Clea’ın kurtulma ümidinin astral âlemde yatığını söyler.  Doktor Strange Kadim Kişi’ye astral âlemin ne olduğunu sorar. Kadim Kişi Doktor Strange’e astral âlemin ruhun bedenden çıktığını zaman bulunduğu gittiği boyuta denilir Clea bu boyutun en derinine inmiş bu boyuta girildiğinde mahlûkatlar saldırmaya başlarsa şu sözleri söyle Baal adına lanetli iblisler gidin diyeceksin der.  Doktor Strange Kadim Kişi’ye ne zaman gideceğim diye sorunca Kadim Kişi şu anda dedikten sonra Doktor Strange’i astral âleme sokar.  Astral âleme giriş yapan Doktor Strange’in varlığı Morgana Le Fay tarafından fark edilir. Morgana şeytani bir ata binmiş kara zırhlı Balarost adlı şövalyeye Doktor Strange’i yakalama emri verir. Clea’yı bulan Doktor Strange Clea ile astral âlemden çıkarken Balarost’un saldırısına uğrar. Doktor Strange Kadim Kişi’den Baal adına lanetli iblisler gidin deyince Balafrost korku içinde geri çekilir ve Doktor Strange Clea’yı astral âlemden çıkarıp ruhunu Clea’ın komadaki bedenine sokar.

Morgana Le Fay başarısızlığı yüzünden Balarost’u cezalandıracakken araya Morgana’ın hizmet ettiği Asmodeus çıkar ve niye Morgana’ın Doktor Strange’e saldırmadığını sorar. Morgana bunu yapması için Balarost’u yollamıştım deyince Asmodeus bana yalan söyleme Morgana der. Bunun üzerine Doktor Strange’e saldırmamasının nedenin Doktor Strange’den etkilendiğini ve asırlar boyu bir erkekle beraber olmadığını söyler.  Morgana’ın laflarına sinirlenen Asmodeus belirgin bir öfkeyle tutkuluların yüzünden planlarım tehlikeye atarsan kıymet beslediğin şeyi elinden alırım dedikten sonra Morgana’ya Morgana’ın yaşlı halini gösterir ve Morgana korku içinde Asmodeus buyruğunu kabul eder.  Ertesi gün hastaneye gelen Doktor Strange hastanenin kantininde bilardo oynayan Clea’ın yanına ayaküstü sohbetten sonra Clea Doktor Strange’e beni eve bırakır mısın diye sorar. Clea’ın evine doğru yürüyen Clea Doktor Strange’e psikoloji son sınıf öğrencesi olduğunu derslerine yardım eder misin diye sorar. Bunun üzerine Doktor Strange Clea’ya hastamsın etik olarak hasta doktor ilişkilerinin kişisel ilişkiye dönmesinden hoşlanmam der. Bunun üzerine Clea Doktor Strange’e artık hasta değilim bu sebepten sende benim doktorum değilsin der. Daha sonra Clea Doktor Strange’e akşam yemeğine gelecek misin diye sorunca Doktor Strange evet geleceğim ama önce bir arkadaşa uğramam gerek diye cevaplar.

Kadim Kişi’in evine gelen Doktor Strange Kadim Kişi’ye dün neler oldu bilmiyorum ve öğrenmek istemiyorum ayrıca bunun bir parçası olmak istemiyorum der. Kadim Kişi Doktor Strange’e kararlarını uygulamakta serbestsin der. Hızını alamayan Doktor Strange kötülük şaşırtabilen ama tedavi edilebilecek bir musibet olduğunu söyleyince Wong bana baksana diye Doktor Strange’e çıkışır. Bunun üzerine Kadim Kişi Wong’u uyarır ve Wong efendim saygısızlık etmek istedim deyince lafa karışan Doktor Strange Wong’a Kadim Kişi’ye niye efendi diyorsun kendin için konuşamıyor musun diye sorar. Wong Doktor Strange’e Kadim Kişi’ye Efendi demem onun bana öğrettikleri ve kazandırdıkları yüzünden der.  Bunun üzerine Doktor Strange Kadim Kişi’ye ben artık bu işlerle alakadar olmayacağım der ve gider. Doktor Strange kapıdan çıkarken yağmurda ıslanmış kediyi içeri alır. Kedi Kadim Kişi’in evinde dolanırken asıl sureti olan Morgana Le Fay suretine bürünür.  Morgana’yı fark eden Wong Morgana’ya burada bulunman imkânsız deyince Morgana Stephan’ın koruyucu aurası sayesinde ihtiyar efendinin mistik barikatını aştım deyince Morgana’ya saldırır. Bir süre iki büyücü birbirlerine büyü şuaları sıkar ve daha sonra Morgana Wong’a cesursun küçük adam ama beni yenebilmek için cesaret kâfi gelmez dedikten sonra büyülü şua ile Wong’u etkisiz hale getirir. Daha sonra Kadim Kişi’in odasına giren Morgana Kadim Kişi beni alt edemeyeceksin der. Bunun üzerine Morgana senin devrin bitti ihtiyar dedikten sonra Kadim Kişi Morgana’ya mistik enerji şuasıyla saldırır. Kadim Kişi’in saldırısından etkilenmeyen Morgana haince bir kahkaha attıktan sonra mistik şuayla Kadim Kişiyi yere yıkar.  Kadim Kişi’in ölmediğini gören Morgana bu âlemde seni yok edemiyorum ama başka âlemlerde bunu halledebilirim der. Daha sonra cehennemin Prensi Asmodeus sana sunduğum hediyeyi kabul et dedikten cehennem alevleri arasından çıkan korkunç görünümlü bir yaratık Kadim Kişi’yi tutuğu gibi cehenneme çeker.

Clea’ın dairesine gelen Stephen Clea ile bir süre sonra muhabbet eden Doktor Strange bardak almak için mutfağa girer.  Bu arada saçını tarayan Clea aynada Morgana’ın yansımasını görür ve çığlığı basar. Mutfakta bulunan Doktor Strange Clea’ın çığlığını duyar duymaz Clea’ın odasına girer. Neredeyse aklını yitiren Clea korku dolu bir ses gene oldu kurtulamıyorum dedikten sonra komaya girer. Morgana birdenbire ortaya çıkar ve Doktor Strange’e benimle gelirsen Clea zarar görmez deyince Doktor Strange şaşırmış ve pe inanmayan gözlerle Morgana’ya bakar. Morgana ben sözümün eri birisiyim dedikten sonra Doktor Strange Morgana’ın yanına gelir ve Morgana seni mantığının ötesinde aklının alamayacağı bir yere götüreceğim dedikten sonra Doktor Strange Morgana ile Asmodeus’un âlemine giriş yapar.  Morgana Doktor Strange’e en çok neyi arzuluyorsun zenginlik, güç, bilgi hepsi parmaklarının ucunda hayal edemeyeceğin bir servet, tanrıların yıldırımlarını kontrol etme ve evrenin sırları senin olacak der. Morgana Doktor Strange’i öper ama Doktor Strange kendini geri çeker. Bunun üzerine Morgana sorun ne Stephen deyince Doktor Strange Morgana’ya dudakların mezar kadar soğuk cevabını verir. Bunun üzerine Morgana dudaklarımı yeniden tat Stephen dedikten sonra Doktor Strange ve Morgana yiyişmeye başlar. Morgana yüzüğünü çıkar artık ona ihtiyacın yok der. Doktor Strange Morgana’ya yüzüğü çıkaramıyorum yüzüğü ancak Kadim Kişi’in kendisi çıkarabilir der. Bunun üzerine Morgana Linderman’ın sende etkisi yok dedikten sonra  Kadim Kişi’in ağlarla sarılmış hareketsiz bedenini görür. Morgana soğuk ve emredici yüzüğü çıkar Stephen der. Oyuna geldiğini anlayan Doktor Strange yüzüğü çıkarmayı ret edip Morgana ile savaşmayı tercih eder. Morgana mistik güçleri sayesinde Doktor Strange’in arkasında bulunan ağaçla Doktor Strange sarmalar. Doktor Strange Kadim Kişiden öğrendiği iblis kovucu sözleri kullanır ama işe yaramaz ve Morgana kahkahalar atarak acemiliğin beni güldürüyor Strange der.  Bunun üzerine Doktor Strange saklı güçlerini kullanıp ağaç dallarını yakıp kendini kurtardıktan sonra Morgana ile tekrar savaşır ve hem kendisini hem de Kadim Kişi’yi Asmodeus’un âleminden kaçar. Asmodeus başarısızlığı yüzünden Morgana’ın gençliğini alır. Kendi âlemlerine dönen Doktor Strange ve Kadim Kişi evrenin güçlerini kullanarak Asmodeus’un etkisini dünya üzerinden kaldırırlar ve film biter.










27 Eylül 2016 Salı

La bambola Di Satana

Filmimiz gece vakti altmış yaşlarında bir adamı sürükleyen kimliği belirsiz bir şahısla başlar. Ertesi gün triportörle bir şatoya gelir. Triportörün içinden on altı ile on sekiz arasında bir genç çıkar. Şatonun kapısını tıklatır. Kapıyı yaşlı bir adam açar ve çırak olduğunu öğrendiğimiz genç yaşlı adama nevaleyi getirdim Mösyö Eduard der.  Bunun üzerine Mösyö Eduard eğer nevalelerimiz bir daha geç gelirse tedarikçi değiştirmek zorunda kalacağız der.  Daha sonra uşak olduğunu öğrendiğimiz Mösyö Eduard ve çırak nevaleleri içeri taşır. Bu arada şatonun kapısı otuz yaşının ortalarında soğuk ve ciddi mizaçlı bir kadın açar. Adının Caroline olduğunu öğrendiğimiz kadın çırağa aşağılayıcı bir bakış attıktan sonra çırağa geç kaldın şayet tekrarlanırsa işinden olursun der. Bunun üzerine çırak Matmazel Caroline’e anlaşıldı matmazel bir dahaki sefere icabına bakacağım iyi günler dedikten sonra gider.
Üstü açık arabayla yolda ilerleyen otuz yaşlarında sarışın bir adam olan Jack isimli bir adam ve Elisabeth isimli kadınla ilerler. Sarışın kadın umarım Blanche ve Gerard yolu bulabilir der. Bunun üzerine sarışın adam sarışın kadına senin yaşadığın bahsi geçilen ünlü şatoyu görmek için sabırsızlanıyorum der.  Öğle yemeği esnasında soğuk mizaçlı kadın yetmişlerin sonlarında olan adama üzgün görünüyorsunuz Bay Shinton der. Bunun üzerine Bay Shinton Bay Baljon’un ölümü beni derinden etkiledi der. Matmazel Caroline Bay Baljon’un ölümü içimizde büyük bir boşluk açtı der. Bay Shinton Caroline’e bu arada yeğeni gelecek değil mi deyince Caroline evet nişanlısı ve arkadaşlarıyla beraber gelecekmiş yine de bu durumda şatonun içinde yabancı insanların olması hoşuma gitmiyor der. Bay Shinton benimde gitmiyor ama vasiyet bu okuması için geldiler parti için değil der.  Bunun üzerine Caroline Bay Shinton’a o gençler böyle trajik olaylardan anlayabilecek kapasitede değiller dedikten sonra Bay Shinton’a Bay Baljon ile yakın mıydınız diye sorar. Bay Shinton Bay Baljon ile yıllar süren bir hukukumuz var hala gittiğine inanamıyorum der.  Bunun üzeri Caroline Bay Shinton’a adaletsiz bir Dünya’da yaşıyoruz iyi olanlar her zaman erken gidiyor der.  Bay Shinton vasiyetnamede şato hakkında ne yazdığını merak ediyorum der. Bunun üzerine Caroline evet noterde görmüştük Bay Baljon’un en değer verdiği mülk olduğunu biliyoruz der. Bay Shinton umarım yeğeni Bay Baljon’un isteklerine saygı duyar. Bunun üzerine Matmazel Caroline amcasının isteklerinin yerine gelmesini sağlayacağım ama yine de şatonun bakıcısıyım der.

Jack nişanlısına iki koltuklu arabaları seviyorum başka birisini almıyoruz deyince nişanlısı Elisabeth umarım bunları Gerard ve Blanche duymaz der. Bunun üzerine sarışın adam nişanlısına seninle yalnız kalmak her şeye değer der. Akşam olduğunda Elisabeth ve nişanlısı Jack Bay Baljon’un şatosunda akşam yemeğine otururlar.  Bay Shinton bu akşam olduğundan da karanlık deyince Matmazel Caroline haklı olabilirsiniz Bay Shinton karanlığın sebebi fırtına olmalı elektrik aksamının bakılması gerek biliyorsunuz şato eki bu sebepten dolayı Bay Baljon şatoyu elden çıkarmak istiyordu şatoyu restore etmek servete mal olacaktı der. Bunun üzerine Blanche antika eşyalarının en büyük hayranlarından birisinin en büyük hazinesini satmak akıl kârı değil der ve sevgilisi Gerard katılıyorum diyerek Blanche’ın fikrini destekler.  Bu arada başka bir yerde bir grup genç barda dans ederek kurtlarını döker. Daha sonra Cinzia isimli siyah saçlı yirmilerinin ortasında genç kadın bara gelir ve Joseph adlı işletme sahibine duydun mu Bay Baljon’un mirasçısı gelmiş der.  Josesph haberim olmadı der. Bunun üzerine kadın birdenbire bir şato buldu artık koca bulması artık zor olmaz der. Daha sonra telefonla birisiyle konuşur ve telefondaki şahsa tamam canım geliyorum der.  Bu arada Cinzia’yı bakışları ile kesen adam Cinzia’ya senin nişanlın çok şanslı deyince Cinzia adama nişanlım hem şanslı hem de aşırı kıskanç deyip hesabını ödeyip bardan çıkar.

Jack bu şatonun satışını aceleye getirmeyelim nişanlım Elisabeth amcasının vefatı ile kalan tek akrabasını kaybetti ve şu anki durumunda şatoyu satması mümkün değil der. Matmazel Caroline Jack’e endişelerinizi anlıyorum lakin bilmediğiniz bir hususu belli edeyim Bay Baljon sürekli şatoyu elden çıkarmayı söz ediyordu ölmeden önce şatonun satışı ile ilgili planlar yapıyordu der. Bunun üzerine Bay Shinton Bay Baljon’un niyetlerini bana anlatmaması epey ilginç kendisi bu şatoya çok bağlıydı der. Bunun üzerine Elisabeth amcam şatoyu satmak istese bana bahsini ederdi der. Caroline Elisabeth’e ama burada değildiniz deyince Elisabeth yine de amcam bir mektup yazarak niyetini söylerdi Bay Shinton amcam bana yazmış mıydı diye sorar. Bunun üzerine Matmazel Caroline Elisabeth’e benim sözlerimi sorguladığınıza dair şüphe duymaya başladım amcanızın sizi planlarına dâhil etmesinin sebepleri vardı der.  Bunun üzerine Elisabeth ailem öldükten sonra amcam benim vasim oldu ve benimle ilgilendi şayet şatoya niyeti olsaydı bundan ilk benim haberim olurdu deyip ağlamaya başlar. Bunun üzerine Jack Elisabeth amcasının ölümüyle çok sarsıldı bu nahoş muhabbeti kesersek iyi olur dedikten sonra bütün herkes yemek odasından çıkar.

Matmazel Caroline Eisabeth’e sizi odanıza götüreyim deyince Elisabeth gerek yok ben çocukken kaldığım odada kalmak istiyorum der.  Bunun üzerine Caroline Elisabeth’e durun bekleyin der ama Elisabeth odanın kapısını açar.  Odaya giren Elisabeth elli tekerlekli iskemleye bağlı aklı gitmiş bir kadınla göz göze gelir ve korku içinde odadan çıkar. Korku şaşkınlık içerisinde Caroline’ye kim bu kadın sorar. Matmazel Caroline Elisabeth’e söyleyemediğim için mahzur görün o odada Jeanette kalıyor der. Duydukları üzerine daha da şaşıran Elisabeth Matmazel Caroline’ye ama Jeanette hayat doluydu deyince lafa karışan Jack Jeannette’de kim diye sorar. Elisabeth amcamın sekreteri kaza geçirmişti öldüğünü sanmıştık der. Bunun üzerine Caroline zavallı Jeanette geçirdiği kaza sonrası hem bedeni hem de zihni hasar aldıktan sonra amcanız Bay Baljon Jeannette’in bakımını üstlendi der. Bu arada Jeannete konuşmaları anlar gibi dinlediğini anlarız. Gece olduğunda Matmazel Caroline odasında parfüm sürüp saçlarını tararken içeri kimliği belirsiz birisi girer ve Matmazel Caroline ile yiyişir

Sabah olduğunda biri yaşlı biri genç iki adam şatonun dış duvarına sıva yaparken yaşlı olanı el arabasıyla saksı taşıyan yetmiş yaşlarında bir adamı görür ve genç duvar işçisine yaşlı Andree Bay Baljon’un ölümüne tek üzülen kişi o dedikten sonra genç ameleye arabasını al diye buyurur. Genç amele yaşlı Andree’in yanına gelip el arabasını alabilir miyim diye sorar. Bunun üzerine Andree saksıları indireyim dedikten sonra el arabasını genç ameleye verir. Yaşlı Amele Andree’ye mirasçılar geldi mi diye sorar. Andre Bay Baljon’un yeğeni Elisabeth geldi kızı çocukluğundan beri tanırım şimdi büyümüş nişanlısı ve diğer iki arkadaşıyla beraber gelmiş der. Daha sonra yaşlı amele işimiz bitti faturayı kime bırakıyoruz diye sorunca Andree şu anda kimse yok herkes vasiyetnamenin okunması için avukata gitti der. Bunun üzerine yaşlı amele paramız ödenirse sorun olmaz deyip genç ameleyle beraber gider.

Şato içinde vasiyetnameyi okuyan avukat birçok vasiyetnamenin aksine bu durum epey belli Bay Baljon yeğeni Elisabeth’i tek mirasçısı olarak belirlemiş konu hakkında söylenecek bir şey yok der. Elisabeth avukata teşekkür edince avukat Elisabeth’e rica ederim görevim iki gün içerisinde miras ile ilgili evraklar yollanacaktır der. Daha sonra Elisabeth bu şatoyla canı gönülden ilgilenen Matmazel Caroline’ni yanımızda tutmayı planladığımızı belirtmek isterim diyerek Caroline’ye laf sokar. Bunun üzerine Matmazel Caroline Elisabeth’e teklifiniz için teşekkür lakin böyle işleri aceleye getirmemiz gerekir der. Lafa karışan avukat Elisabeth haklı Bay Baljon’un açıkça vasiyetnamesinde belirtiği gibi Bay Baljon Matmazel Caroline’nın şato ile ilgilenmesini belirtmiş der. Daha sonra avukat Elisabeth’i tebrik edip şatodan ayrılır.

Öğle vakti Elisabeth ve Jack ormanda gezinirken elinde tüfeği plan bir şahıs arkalarından durun nereye gidiyorsunuz deyince Elisabeth ve Jack arkalarını dönerler. Bunun üzerine eli tüfekli şahıs sizi korkuttuysam özür dilerim ama bataklığa doğru gidiyordunuz der. Bunun üzerine Elisabeth amcam burada bir bataklık olduğunu hep söylerdi teşekkür ederim mösyö deyince tüfekli şahıs adının Reynaud Paul Reynoud olduğunu söyler. Daha sonra Paul Elisabeth’e sizinle komşu olduk bende şuradaki evin sahibiyim der. Elisabeth Paul’a güzel bir evmiş deyince Paul sizin haşmetli şatonuzun yanında hiç kalır der. Bunun üzerine Jack Paul’a şatoyu satın almak istemiştiniz değil mi diye sorar. Bunun üzerine Paul evet ama nasıl öğrendiniz diye sorunca Jack rahmetli Bay Baljon’un bakıcısı Matmazel Caroline söylemişti der. Paul Jack’e umarım Matmazel Caroline şato için ne kadar teklif ettiğimi söylemiştir der. Bunun üzerine Elisabeth bu konuyu açmak için biraz erken zaten elimize gerekli evraklar geçmedi başka bir sefer bu konuyu konuşuruz der. Paul pekâlâ dedikten sonra Jack ve Elisabeth’in yanından ayrılır. Şatonun arazisinde dolanan iki sevgili resim çizmekle uğraşan Cinzia ile karşılaşır. Cinzia Elisabeth’e Bay Baljon’un yeğeni olmalısın deyince Elisabeth Cinzia’ya nereden bildiniz diye sorar. Cinzia küçük yerlerde haberler tez duyulur der. Bunun üzerine Elisabeth Cinzia’ya Londra’dan yeni geldim misafirim olursan çok sevinirim dedikten sonra Cinzia’ın yanından ayrılır.

Akşam olduğunda Bay Shinton artık burada yapabileceğim bir şey kalmadı diğer işlerimle ilgilenmek için Londra’ya gideceğim der. Bunun üzerine Elisabeth Bay Shinton’a fikrinize karışmak gibi olmasın ama şatonun satışı için kalıp önerilerde bulunmazını isterdim der. Bay Shinton Eisabeth’e niye şatoyu satmayı düşünüyorsun paraya mı ihtiyacın var diye sorunca Elisabeth konu para meselesi değil amcamın gerçekten şatoyu elden çıkarmak istediğini ve dün Jack ile Paul Reynaud adlı bir beyle tanıştık der. Konuşmasına devam eden Elisabeth Bay Reynaud amcama şato satışı ile ilgili bir teklif sunmuş ve amcamda teklife olumlu gözle bakmış der.  Bunun üzerine Bay Shinton Elisabeth’e bu amcanın istediği şey değildi der. Şaşıran Elisabeth ama o zaman Bay Reynaud niye Matmazel Caroline’nin dediklerinin aynısı söyledi der.  Bunun üzerine Bay Shinton Elisabeth’e bilmiyorum ayrıca anlamadım belki bazı evraklara göz atınca amcanızın aslında satmak istemediğine anlarsınız der. Elisabeth Bay Shinton’a pekâlâ o zaman siz ve amcamın satış konusunda ne bildiğinizi anlatırsanız minnettar kalırım der. Bay Shinton tam aksine bakıcı bir şeyler buldu der. Bunun üzerine Elisabeth Bay Shinton’a tabi bu konuda daha çok bilgi sahibisiniz ama bu konuyu uygun bir zamanda konuşsak daha iyi olur der ve Bay Shinton ile Elisabeth odalarına çekilir.

Gece olduğunda kimliği belirsiz bir şahıs Bay Shinton’ın odasına girip masadaki belgeleri karıştırır. Kimliği belirsiz şahıs aceleyle masadaki belgeleri karıştırırken masa üstündeki eşyaların düşmesine sebep olur. Duyduğu seslere uyanan Bay Shinton kimliği belirsiz şahsa sen kimsin ne istiyorsun deyince kimliği belirsiz şahıs Bay Shinton’un gırtlağına yapışır. Bu arada Jeanette Bay Shinton’un odasından gelen seslere kulak kabartır ve kapı aralığından kimliği belirsiz şahsın Bay Sinton’ı sırtlayıp taşıdığını görür. Aynı esnada Elisabeth gördüğü kâbuslar yüzünden yatakta dönüp dururken çakan şimşek sesiyle aniden kalkar. Tekrar uyumayı deneyen Elisabeth birdenbire pencereden çıkan kocaman dal Elisabeth’i odadan korkuyla kaçmasına sebep olur. Elisabeth koridorda korku içinde Jack’e seslenir. Jack Elisabeth’e ne oldu diye sorunca Elisabeth Jack’e odamın penceresi birdenbire açıldı diye cevap verir.  Bunun üzerine Jack Elisabeth’e rüzgârdan bir dal parçası pencereden girmiş ama odada kalma pencere kırık der. Bu arada bakıcı Matmazel Caroline odasından çıkıp neler oluyor diye sorar. Jack mühim bir şey yok bir dalın azizliği der. Bunun üzerine Matmazel Caroline Elisabeth’e bir şey oldu mu iyi misiniz diye sorunca Elisabeth iyiyim teşekkür ederim der.  Jack’in gece vakti normal kıyafetlerle durması Matmazel Caroline’nin ilgisini çeker ve Jack’e gece vakti ne yapıyorsunuz diye sorar. Jack yazılarımla ilgileniyordum vaktin geçmesine yardımcı oluyor der. Bunun üzerine Matmazel Caroline Jack’e tatilde bile çalışır mısınız diye sorunca Jack gazeteciliğin tatili olmaz diye cevap verir. Daha sonra kimliği belirsiz şahıs bilinçsiz olduğu aşikâr olan Bay Shinton’ı sırtına alıp şatonun dışına taşır. Bu arada Cinzia ise gizlice şatonun altında bulunan dehlize girip detektörle bir şeyler aradıktan sonra dehlizden çıkar.

Ertesi gün resim yapan Cinzia çantasından telsiz çıkartıp birisi veya birileri ile bağlantı kurmaya çalışır ama ava çıkan Paul Reynaud’u görünce telsizi aceleyle çantasının içine koyar.  Daha sonra çalılardan gelen Paul’a beni korkutunuz Mösyö Reynaud der. bunun üzerine Paul Reynaud üzgünüm sizi ilham aldığınız sırada korkutmak istemezdim der. Cinzia çok şakacısınız Mösyö deyince Paul şaka yapmıyorum resimleriniz beni epey etkiledi der.  Bunun üzerine Cinzia gerçekten mi ama benden söz etmeyelim sizi son zamanlarda buralarda pek görmüyorum der. Lafı değiştirmek isteyen Paul gerçekten yaptığınız resmi beğendim deyince Cinzia Paul’a sizde soruları cevapsız bırakmada iyisiniz der. Bunun üzerine Paul Cinzia’ya benim gibi bir adamla ilgilenen bir kadının sorularını cevaplayamadığım için özür dilerim der. Cinzia Baljon şatosunu almak isteyen biri şimdi niye böyle davranıyor diye sorunca Paul doğru ama güzel bir kadının gözlerinde kaybolunca ne diyeceğini bilmiyor ayrıca bir mülkü satın almam için satılık olması gerek der. Cinzia doğru ama şatoyu almak için harekete geçtiğinizi sanıyordum ayrıca şatonun yeni sahibi ile tanıştınız mı satmaya niyeti var mı diye sorar. O konu hakkında konuştum ama itiraf etmeliyim ki başarılı olamadım bende sizi işinizle bırakayım der ve gider.

Elisabeth ve arkadaşları Matmazel Ciaudine eşiğinde mahzene inerler. Matmazel Caroline arkadaş grubuna merdivenlere nem yüzünden ıslak ve kaygan diye ikaz eder. En sonunda mahzene duvarda açılmış olan deliğe bakıp bu delik neyin nesi diye sorar. Matmazel Caroline eski bir tünele açılan önemsiz bir delik diye cevaplar. Bunun üzerine Gerard deliği gösterip burada yaşayan hayalet burada ikamet ediyordur diyerek espri yapar. Daha sonra Blanche Elisabeth’e bunları biliyor muydun diye sorunca Elizabeth Blanche’a kesinlikle bilmiyordum çocukken hiç buraya gelmedim diye cevap verir. Gerard mahzen epey ürkütücüymüş deyince Matmazel Caroline doğru ama daha korkunçları var dedikten sonra dört arkadaşı bir odaya sokar. Jack burasıda ne diye sorunca Matmazel Caroline işkence aletlerin muhafaza edildiği bir oda diye cevap verir. Balmumu heykelleri gösteren Elisabeth bunlar gerçekten var mıydı diye sorar. Matmazel Caroline biri hariç hepsi sanal karakterler der. Daha sonra öğle yemeğinde Matmazel Caroline asırlar önce Robin isimli bir beyzade atalarından birine âşık olunca işkence ne tesadüftür ki âşık olduğu kişinin adı da Elisabeth idi der. Bunun üzerine Blanche orta çağda geçen olayları hep korkutucu bulurum deyince Matmazel Caroline ortaçağda vuku bulan aşklar hep trajik bir sonla biter der.  Bunun üzerine Gerard böyle bir aşk yaşasam efsane olurdum der. Daha sonra Elisabeth lütfen devam edin Matmazel Caroline der. Konuşmasına devam eden Matmazel Caroline hikâyenin sonunda Robin’in öfkeli ruhunun bu şatoda dolandığı söyleniyor. Elisabeth alaycı bir tavırla ne güzel tek eksiğimiz hayalet der. Kâhya Eduard Elisabeth’in yanına gelip sıcak sütlü konyağınızı hazırlıyım mı diye sorar. Elisabeth Eduard’a içeceğimi yatmadan getir üşüdüm biraz der. Jack Elisabeth’ neyin var diye sorunca Elisabeth Jack’e herhalde mahzende soğuk kaptım diye cevap verir.   Matmazel Caroline hikâyenin sonunda şatoda gezinen hayaletin sevdiği kadının adını söyleyerek gezdiğini söyler. Bunun üzerine Elisabeth Matmazel Caroline’ye hayaletin sevdiği kadının isminin benim ismimle aynı olduğunu nereden biliyorsunuz ayrıca amcam neden bu hikâyeden bahsetmedi diye sorar. Matmazel Caroline Elizabeth’e açıkça amcanız sizi korkutmak istemediğinden söylemedi ama ben gece isminizi duyarsanız korkmamanız için uyarma amacıyla söyledim der.  Bunun üzerine Elisabeth Matmazel Caroline’ye anlattığınız hikâyeyi gerçek gibi anlatıyorsunuz diye sorar. Matmazel Caroline hikâyelerde her zaman gerçek payı yatar Elisabeth Hanım der. Jack Elisabetth’e gördün mü hayatım Matmazel Caroline seni korumak istemiş deyince Matmazel Caroline tabi ki hayaletlerden korumak için Jack Bey der.

Jack ile konuşan Elisabeth Jack’e ne garip bir şeyler hissediyorum ama ne olduğunu anlamıyorum ve Matmazel Caroline bir şeyler çeviriyor ama ne olduğunu kestiremiyorum hele anlattığı o ilginç hikâye deyince Jack Elisabeth sence amacı ne olabilir diye sorar.  Elisabeth bilmiyorum belki önsezi belki de yorulmuşumdur ama şu muhakkak ki amcamın şatoyu elden çıkarmanın sebeplerinden biride bu eski hikâye olabilir der. Bunun üzerine Jack Elisabeth’e sanmıyorum amcan bu tarz hikâyeleri ciddiye alacak mizaçta biri değildi der.  Daha sonra şatonun bahçesinde oturan Elisabeth bu garip duruma alışmalıyım derken birdenbire gelen ses yüzünden paniğe kapılan Elisabeth bu neydi diye sorar. Jack korkma yalnızca rüzgâr diye cevap verir. Daha sonra Jack Elisabeth’e sinirlerin harap olmuş senin der. Bunun üzerine Elisabeth Matmazel Carolina’nın anlattığı hayalet hikâyesi epey sinirimi bozdu der. Jack Eliabeth’e bu hayalet hikâyesi mevzusunu ciddiye alma der. Bu arada kimliği belirsiz adam Matmazel Caroline’nin odasında Matmazel Caroline’ye bu madde Elisabeth’in akli dengesini bozacak kendisi gerçeklikle hayali ayırt edemeyecek der. Bunun üzerine Matmazel Caroline ya işe yaramazsa deyince kimliği belirsiz şahıs Matmazel Caroline’ni sertçe tutup sarsarak planlarımı sorgulama der. Bunun üzerine Matmazel Caroline kimliği belirsiz şahsa planlarından şüphe duymayacağım dedikten sonra kimliği belirsiz şahıs ile yiyişmeye başlar.

Gece olduğunda Elisabeth yatağında kitap okumaya başlar ama bir süre sonra bu işlemi yarıda bırakır ve yatakta tedirgin bir şekilde bekler. Bir süre sonra Elisabeth yatakta anadan üryan ama sanki bilinçsiz gibi yatarken nişanlısı Jack eski püskü kıyafetlerle gelip Elisabeth ile yiyişmeye başlar ama daha sonra bunun şatoda dolanan gizemli adamın Elisabeth’e gizlice verdiği halüsinasyon sağlayan madde sayesinde olduğunu öğreniriz. Bu arada Elisabeth’in odasından gelen seslere uyanan Blanche Gerard’ı uyandırıp Elisabeth’in odasın bir takım garip sesler duyduğunu söyler. Bunun üzerine Gerard Blanche’a hayalet hikâyesine bayağı kaptırdın deyince Blanche ama gerçekten duydum der ama Gerard bir şey yapmamayı tercih eder. Sabah olduğunda Elisabeth bahçıvan Andree ile konuşur. Jeanette hakkında konuşur. Andree Jeannete ile konuşmaya çalıştığını ama sonuç alamadığını ayrıca köpek bile bağlanmayacak yerde tutulmasına üzüldüğünü belirtir.  Bunun üzerine Elisabeth Andree’ye eğer Jeanette’yi ziyaret etmem kendisini mutlu edecekse uğrarım ama kimseye söyleme deyince Andree söylemem Elisabeth Hanım der.

Bahçeye doğru giden Elisabeth sandalyeye oturmuş Jack’in yanına gider. Elisabeth Jack’e Bay Shinton’a ne olduğunu biliyor musun diye sorar. Bunun üzerine niye Bay Shinton’a niye bir şey olduğunu düşünüyorsun iş için gideceğini söylemişti der. Elisabeth ama Bay Shinton hoşça kal demeden gitti çok garibime geldi der. Bunun üzerine Jack Elisabeth’e adamın işi vardı gitti bunda garip bir şey yok ki der.  Elisabeth Jack’e her şey çok karmakarışık derken postacı gelir ve Elisabeth’e bir telgraf verir. Telgrafı okuyan Elisabeth Bay Shinton’ın erken ayrıldığı özür dilediğini okur ve daha sonra Elisabeth en azından hususi olarak söyleyebilirdi der. Jack Elisabeth’e en azından Bay Shinton’n başına bir şey gelmemiş zaten en küçük bir olayda en kötüsünü düşünürsen hayatını cehenneme çevirirsin der. Bunun üzerine Elisabeth hadi o zaman yemeğe gidelim der.

Lokantaya gelen Jack ve Elisabeth masalarına oturduktan sonra Elisabeth Bay Shinton hakkında şüpheleri olduğunu açıklayınca Jack Elisabeth’e Bay Shinton sana şato hakkında bazı evraklar yollayacaktı ama doğal olarak telgrafla yollamayacaktı der. Daha sonra garson yemek ve içki servisi yaptıktan sonra Elisabeth Jack’e Bay Shinton’ın yollayacağı evrakların ne hakkında olduğunu sorar. Jack Elisabeth’e şato hakkında bazı evraklardı ama doğal olarak bunlar telgraf yoluyla gönderilmeyecek kadar önemli der. Bunun üzerine Elisabeth acaba evraklar ne hakkında sorunca Jack keşke bilseydim tek bildiğim Bay Shinton evrakları senin görmen gerektiğini söyledi der. Bunun üzerine Elisabeth belki amcamın şatoyu satmak gibi bir niyeti olmadığını anlayabilirdik der. Bu arada yan masada oturan adam konuşulanları dinledikten sonra kimseye fark ettirmeden lokantadan çıkar.

Mahzene inen Matmazel Caroline gizli bir geçitten kimliği belirsiz şahısın saklandığı yere girer. Kimliği belirsiz şahıs şatonun içinde büyük bir miktar uranyum olduğunu yerini keşfettiğini söyler. Matmazel Caroline misafirler ne olacak diye sorunca kimliği belirsiz şahıs onlardan mümkün olduğu kadar çabuk kurtulmalıyız bağlantıda olduğum kişiler işleri çabucak halledersek hayal edemeyeceğimiz yüksek miktarda paraya kavuşacağız der. Bunun üzerine Matmazel Caroline her şeyi halledeceğiz deyip gider. Daha sonra lokantadan dönen Jack ve Elisabeth Elisabeth’in gördüğü kâbuslar hakkında konuşurlar. Jack eğer rahatsız olursan Blanche senin odanda yatsın deyince Elisabeth Blanche’ı rahatsız etmeyelim ayrıca kendi başıma idare edebilirim der. Daha sonra Jack ile öpüşen Elisabeth transa geçmiş gibi Jack’in yanından ayrılıp odasına girer. Daha sonra Elisabeth’in garip davranışlarının sebebinin kimliği belirsiz şahsın verdiği zihin bulandıran ilaç olduğunu anlarız. Aldığı ilacın etkisiyle Elisabeth Jack ile deliler gibi yiyiştiğini sanır.

Ertesi gün Elisabeth ve Cinzia muhabbet ederken Elisabeth Cinzia’ya şatoda çok fazla kalmak istemediğini belirtir. Lafa karışan Matmazel Caroline Elisabeth Hanım ile aynı fikirdeyim geceleri sanki geçmişten gelen varlıklar cirit atıyorlar sanki der. Bunun üzerine Cinzia Matmazel Caroline’ye bu tür eski mekânlarda böyle rivayetlerin olduğunu duymuştum der. Bunun üzerine Elisabeth belki bir alıcı çıkar. Cinzia belki benimle konuşan beyefendinin şato hakkında vardır deyince lafa karışan Elisabeth adamın adını hatırlamaya çalışır. Matmazel Caroline adamın adının Paul Reynaud olduğunu söyler.  Bu arada başka bir odada Gerard ve Jack konuşurlar. Gerard Jack’e bu şatoda bir şeylerin döndüğünü kabul etmelisin der. Bunun üzerine Jack evet ama ne deyince Gerard Jack’e senin yerinde olsam harekete geçerim der. Bunun üzerine Jack o zaman köşeye sıkıştığımız anlaşılabilir zaten buraya geldiğimizden beri Elisabeth’e şatoyu satması konusunda gizliden gizliye baskı yapılıyor der. Bunun üzerine Gerard Elisabeth yaşadığı stres yüzünden huzursuz neden onu alıp gitmiyorsun deyince Jack yapamam kocası değilim der.

Bahçeye çıkan Jack uşak Eduard ile karşılaşır. Uşak Eduard Jack’e uyku mu tutmadı Jack Bey diye sorar. Jack evet babamın bir lafı vardı uykuyu getirmenin en iyi yolu uzun bir yürüyüştür der. Bunun üzerine uşak Eduard akıllıca bir öğüt Jack Bey güzel yürüyüşler der ve Jack’in yanından ayrılır. Kâhya Andree’in yanına giden nasıl gidiyor diye sorar. Kâhya Andree nasıl olsun beyim işim hiç bitmiyor ayrıca şu köpek rahatsız edici olmaya başladı hiçbir şey yememeye başladı der. Jack bende fark ettim sürekli havlayıp duruyor der.  Kâhya Andree mozolenin orada takılıyor hayvanlar konuşabilseydi anlatacak çok ilginç hikâyeler anlatabilirdi der.  Daha sonra köpek kalkar ve gider. Bunun üzerine kâhya Andree Jack’e işte yine şapel kapısına gitti deyince Jack bunun bir nedeni olması gerek der. Elisabeth konyaklı sütünü içerken aniden gelen ses sayesinde korkar ve elindeki fincanı düşürür. Daha sonra uykusu gelmeyen Elisabeth kitapları karıştırırken kimliği belirsiz şahıs Elisabeth’i etkisiz hale getirir. Daha sonra kimliği belirsiz şahıs Eiisatbeth’i kucaklayarak dehlize indirir ve gizli bir bölmeye sokar. Gizli bölmede iki tane cübbeli adamla beraber Elisabeth’i bağlarlar. Daha sonra Matmazel Caroline gizli bölmeye iner ve cübbeli adamlara el işaretiyle Elisabeth’i kamçılamalarını emreder. Cübbeli adam bir süre Elisabeth’i hunharca kamçılar Matmazel  Caroline bir süre sadist bir zevkle Elisabeth’in kamçılanmasını seyrettikten sonra el işaretiyle kafi derecede kamçılandığı belirtir. Daha sonra cübbeli adamlar kor ateşte kızdırdıkları demirleri Elisabeth’e sokarlarken Elisabeth çığlıklar atmaya başlar ve korku içinde yataktan kalkar. Daha sonra Elisabeth’in odasına orta çağ kıyafetli çürümüş deriye sahip şahsı görür ve bayılır.

Ertesi gün Jack bu meseleyi daha ne kadar abartacaksın deyince Elisabeth Jack’e yalvarırım konuyu kapat burada yaşamaya katlanamam der. Daha sonra salona gelen Matmazel Caroline beni çağırmışsınız Elisabeth Hanım deyince Elisabeth seni Mösyö Reynaud’u çağırmanı onunla şu satış olayını konuşmak istiyorum der. Matmazel Caroline pekâlâ Elisabeth Hanım ben Eduard’ı çağırayım dedikten sonra Eduard’ın odasının zilini çalar. Salona gelen Eduard arzunuz nedir diye diye sorunca Matmazel Caroline Mösyö Reynaud’a gider misin onunla mühim bir konu hakkında konuşacağız der.  Eduard tam giderken Matmazel Caroline bir saniye Eduard kasabaya da uğrar mısın erzak alınması gerek der. Eduard gidince Mösyö Reynaud bu saatlerde hep evinde olur. Daha sonra Jack Elisabeth’e benim gazeteye telgraf çekmem gerekiyor kasabaya gitmem gerek der ve şatodan çıkar. Şatonun bahçesinde bahçıvan Andree ile laflar. Bahçıvan Andree Jack’e bahçede hayalet gibi bir şeyin doladığını söyler ama Jack denilenlere gülüp geçer. Jeanette’in odasına giren Elisabeth Jeanette’ye buradaki gizem beni yiyip bitiriyor korkunç kâbuslar ile başa çıkacak takastım kalmadı her şey Matmazel Caroline’nin anlattığı korkunç hayalet hikâyesiyle başladı der. Bunun üzerine Jeanette bir kâğıda güvende değilsin seni öldürmek istiyorlar yazar. Yazılanları gören Elisabeth Jeannete’ye uyardığın için teşekkür ederim der ama konuşmalarının Matmazel Caroline tarafından gizlice dinlendiğinin farkına varmaz.

Jack ve Andree kasabada bulunan lokantaya gelirler ve lokantada sürekli Jack ve Elisabeth’i gözetleyen adam tarafından göz hapsine alınır. Jack ve Andree’in masasına gelen lokanta sahibi Joseph Andree’ye uzun zamandır gelmiyorsun özletin kendini der. Bunun üzerine Andree Joseph’e yol uzun bende çok yaşlandım deyince Joseph Andree’ye öyle deme bizi cebimizden çıkartırsın der. Jack Joseph’e Mösyö Reynaud’u tanır mısın diye sorar. Joseph Mösyö Reynaud ‘un etliye sütlüye karışmadığını ama fazlasıyla ketum biri olduğunu belirtir. Daha sonra Joseph’in çırağı gelip erzakları şatoya götüreceğim deyince götür der. Daha sonra Joseph Eduard’ın uzun süredir kasabaya uğramıyor iyi mi acaba diye sorar. Joseph’in konuşması nedeniyle meraklanan Jack Joseph’e Eduard’a ne olmuştu diye sorar. Joseph haftalar önce bir kaza geçirmişti kanca elini boydan boya deşmişti kanamayı durduramayınca doktora götürdük o gün bugündür görmüyorum görürseniz selamlarımı illetin der.  Bunun üzerine Jack Joseph’e doktorun adresini verir misin deyince Joseph yolun sonunda tabela var oradan bulursun der. Jack Andree’ye benimle mi gelirsin yoksa kendin mi gidersin diye sorunca Andree ben yürüyerek giderim diye cevap verir. Bunun üzerine sürekli Jack’i göz hapsine alan adam Jack gidince şatoda gezinen kimliği belirsiz şahsı arar ve kimliği belirsiz şahıs adama Jack’in icabına bak emri verilir.

Doktorun yazıhanesine giden Jack doktora Eduard hakkında soru sorar. Doktor Eduard’ın mühim bir durumu yoktu eli kesilmişti bizde eli dikip bandajladık ama dikişlerini şimdiye kadar aldırması gerekiyordu der. Bunun üzerine Jack Doktorun elini sıkıp teşekkür ederim diyerek doktorun yazıhanesinden çıkar. Şatoya doğru yola çıkan Jack’in aracı Jack ve diğerlerini lokantada göz hapsine alan adam tarafından engellenir.  Adam Jack’e benimle şayet bir aptallık etmesen bir şey olmaz der. Jack adama araba kapısıyla vurduktan sonra adamın elindeki tabancayı atar. Daha sonra Jack adamla bir süre yumruklaşır ve bir süre sonra adamı etkisiz hale getirir. Bu arada kimliği belirsiz şahıs Jeanette’nin ağzını kapar ve tekerli sandalyesini itip balkona çıkarttıktan sonra balkondan atar. Jack şatonun önünde Paul Reynaud’un arabasının önünü keser. Arabadan çıkan Paul Reynaud Jack’e hayırdır diye sorar. Jack Paul Reynaud’a size bugün satış işlemi olmayacak Elisabeth bu öğlen şiddetli bir migren krizi geçirdi der. Bunun üzerine Paul üzüldüm durumu iyi mi diye sorar. Jack Paul’a sabaha kadar dinlenirse hiçbir şeyi kalmaz der. Paul Jack’e Elisabeth hanıma selamlarımı iletirseniz sevinirim dedikten sonra gider.

Mozole etrafında bulunan köpeğe sahibinin nerede diye soran Jack köpekle beraber mozole içine girer. Köpek Bay Baljon’un mezarının önünde garip hareketler sergileyince Jack mezar duvarını kırmaya başlar ve duvar kırılınca Eduard’ın çürümüş cesedi çıkar.  Daha sonra gizli laboratuvara giren Jack bir sürü deney malzemesi, kıyafet ve lateks maskeler görür. Gördüklerini incelemeye başlayan Jack arkasını döndüğünde Cinzia ile karşılaşır. Cinzia Jack’e gizli polis olduğunu şatonun altında uranyum yatağı olduğunu söyledikten sonra Jack’e yukarı çık benim bir takım evrakları bulmaya çalışacağım der. Yukarı çıkan Jack Eduard ile karşılaşır Jack Eduard’a elin nasıl deyince Eduard iyi cevabını verir. Eduard’ın elini kontrol eden Jack elin tertemiz olduğunu anlayınca sen sahtekârsın der. Bunun üzerine sahte Eduard Jack’e saldırır ve ikili arasında yumruklar ve kılıçlar konuştuktan sonra Jack sahte Eduard’ı etkisiz hale getirir. Sesleri duyan Gerard, Blanche, Elisabeth ve Matmazel Caroline salona gelir. Daha sonra Cinzia salona gelir ve sahte Eduard’ın uluslararası bir suçlu olan Stephane Barkos olduğunu şatoda fark edilmeden operasyonlarını sürdürmesinin sebebinin Matmazel Caroline’nin işbirliği sayesinde olduğunu belirtikten sonra Bay Shinton’ın cesedinin şatoya yakı bir su birikintisinde bulunduğu söyler. Bu arada tam Stephane saldıracakken köpek gelip Stephane’ın üzerine atlar ve Stephane’ın ölmesine sebep olur.  Daha sonra Barkos’un Eduard maskesini kaldıran Jack Barkos’un aslında Paul Reynaud olduğunu öğrenir. Ertesi gün Elisabeth Jack şatoda tek başına ne yapacağına karar veremeyeceğini açıklayınca Jack tek başına olmayacaksın der. ve film biter.







Beauty Contest Caper

  Filmimiz Shaggy ’in yemeğe çıktık tabelasını asmasıyla başlar. Shaggy Scooby ’ye kimse...