The Child

Filmimiz ciddi mizaçlı 11, 12 yaşlarında bir kız çocuğunu gece vakti evden çaktırmadan sıvışması ile başlar. Kız elinde bir piknik sepeti ile mezarlığa gider. Mezar taşının yanında oturan çocuk sepetten kedi yavrusunu mezar taşının arkasından bir el belirir ve kız çocuğu kedi yavrusunu canavar ellere verir.

Ormanlık yolda ilerleyen bir otomobil görürüz araba tepeden yuvarlanan varil yüzünden arabayı süren kadın arabanın kontrolünü yitirir ve kaza yapar. Arabadan cacık olmayacağını anlayınca tabana kuvvet yapıp ormanlık arazide dolanmaya başlar. Tedirgin bir şekilde ormanlık alanda gezinen genç kadına köpek saldırılır.  Köpek sahibi köpeği çeker köpeğin sahibi yaşlı kadın genç kadınla hemen dostluk kurup muhabbete girişir.  Adının Bayan Whitfield olduğunu öğrendiğimiz kadın adının Alicianne olduğunu öğrendiğimiz genç kadına buralarda ne işi olduğunu sorar. Alicianne iş için Norton ailesine gideceğini söyler. Şaşıran Bayan Whitfield Alicianne’a Norton ailesinin pek sosyal kişiler olmadığını söyleyip o aileyle ilgili ne işi olduğunu sorar. Alicianne norton ailesin yanında mürebbiye olarak çalışacağını söyler. Bunun üzerine Bayan Whitfield Alicianne’nı evine çaya davet eder.

Çay içen Alicianne Bayan Whitfield’den çalışacağı Norton ailesinin dedikodusunu dinler Rosalie’nin kiracılarını bir şekilde kaçırdığını iddia eder.  Rosalie’nin garip bir çocuk olduğunu rahmetli annesinin tımarhanelerde bir ömür geçirdiğini söyledikten sonra Alicianne bakacağı çocuk hakkında empati yapmaya başlar. Alicianne hadi bana müsaade ben kalkayım dedikten sonra Bayan Whitfield geceleri orman epey tehlikeli olur dedikten sonra Alicianne yoksa ormanda vahşi hayvanlar mı var diye sorar. Bayan Whitfield bilmem bu civarlarda pek çok küçük hayvan parçalanmış ve yenilmiş olarak bulundu diye cevaplar. Alicianne dışarı çıktıktan sonra Bayan Whitfield arkasından seslenir dümdüz ilerle mezarlığa git mezarlığın öte tarafında Norton ailesi yaşıyor der.

Alicianne orman içinde ürkütücü bir müzik eşliğinde tedirgin bir şekilde orman içersinde gezinirken parçalanmış bir kedi cesedi görüp ürker.  En sonunda mezarlığa varan Alicianne bazı şeylerin kıpırdadığını hisseder.  En sonunda çalışacağı yere varan Alicianne eski bir eve girer.  Ürkmüş bir bıldırcın edasıyla evde gezinen Alicianne en sonunda işvereni Bay Norton ile tanışır lakin Bay Norton tarafından pek hoş karşılanmaz direkt Alicianne’nı kimsin necisin diyerek sorgular. Özgeçmişini özet geçer.  Bay norton emirlerini yağdırdıktan Alicianne ile aynı yaşlarda oğlu Lin ile tanıştırır ve daha sonra odasına çıkarken Rosalie ile tanışır ve kendisini Rosalie’ye sevdirir.  Aynı esnada Bayan Whitfield’nın köpeği gizemli bir şekilde kaybolup öldürülür.

Sabah olduğunda Alicianne kahvaltı hazırlarken Rosalie’ye oynayacak akranın yok mu diye sorar. Rosalie hepsi ahmak diye cevaplar. Abisi Lin gelip Alicianne’na hazır mısın diye sorar. Rosalie Alicianne’na ne için hazır mısın diye sorar ve cevap olarak Lin’in etrafı gezdireceğini öğrenir ve bozulur ve hani benimle alakadar olacaktın diye sitem eder. Bunun üzerine Alicianne birkaç saat yanında olmayacağım o kadar diyip çekip gider. Duruma bozulan Rosalie kahvaltı masasında bulunan süte dik dik bakarken hiç dokunmadan süt şişesinin kapağını zihinsel güçleri ile açar.

Rosalie annesinin cenaze törenini resmederken annesinin cenaze merasimini hatırlar ve flashback âlemine akar ve Rosalie’nin annesinin cenaze merasimini görürüz. Merasim bittikten sonra Bayan Whitfield Bay Norton’a üzülme öldü de kurtuldu der.  Bunları duyan Rosalie annesinin mezarının başında sana kötülük yapanlardan bir bir burunlarından getireceğim diyerek yemin eder.

Alicianne ve Norton ailesi akşam yemeğine oturup muhabbete başlarlar Alicianne Rosalie’ye nasıl donut yapılır onu öğretmeyi teklif eder ne var ki Rosalie teklifi geri çevirir.  Alicianne yarın Lin ile birlikte kır çiçeği toplayacağını söyler. Bunun üzerine Bay Norton zambaklara dikkat etmesini bir grup izcinin yanlışlıkla zambak yiyip öldüğünü pek ciddi olmayan bir tavırla anlatır ve Rosalie ve babası kahkahalar atarlar. Aynı esnada Bayan Whitfield Bay Norton’u çağırır ve köpeğinin nerede olduğunu sorar. Bay Norton nereden bileyim ben yahu der daha sonra Rosalie’ye sen gördün mü diye sorar. Rosalie’de görmedim diye cevaplar lakin Bayan Whitfield Rosalie inanmaz ve seni geç vakitlerde benim evin civarında görmüşler diyip Bay Norton’dan kızını disipline etmesini ister. Bay Norton kızımla ben ilgilenirim der. Bayan Whitfield gitmeden önce tıpkı annesi gibi der. Bayan Whitfield gittikten sonra Rosalie haince bir sırıtışla en sonunda yapayalnız kaldı der.

Alicianne ve Lin tepede çiçek toplarken Lin annesinin soygun esnasında öldürüldüğünü anlatır. Gece olduğunda Bayan Whitfield kitap okumaktadır lakin kitap okuması duyduğu bir takım sesler nedeni ile yarım kalır. Korku içinde evde dolaşırken evin içinde bir takım varlıkların gizlice cirit atığını fark eder. Acele ile evden çıkıp evden arabasına koşarken arabanın içinden Rosalie çıkar ve iyi akşamlar bayan Whitfield arkadaşlarımı getirdim bayan Whitfield der.  Tekrardan eve dönen Bayan Whitfield git ve beni yalnız bırak der Rosalie’ye ve mahzene doğru iner. Merdivenlerden inerken canavar eller bir kez daha belirip Bayan Whitfield’ın ayak bileklerini kavrayıp aşağılara doğru çeker. Bayan Whitfield çığlıklar atar ve yüzü parçalanarak öldürülür.

Alicianne Bay Norton’a Rosalie’nin gece vakti mezarlığa gittiğini söyler.  Bunun üzerine Bay Norton Rosalie’nin annesini ziyaret ettiğini söyler. Alicianne tehlikeli olmasının yanı sıra aşırı marazi olduğunu belirtildikten sonra Bay Norton sanırım haklısın diyerek evden çıkar. Daha sonra Alicianne dışarda çizim yapan Rosalie ile konuşmaya başlar. Alicianne Rosalie’ye arkadaşları hakkında sorular sorar.  Rosalie arkadaşlarının geceleri geldiğini pek tanışılmayacak şahıslar olduğunu söyler. Bunun üzerine Alicianne annen gitti diyince nereye gitti dedikten sonra bir ruh hastası gibi kahkahalar atmaya başlar. Duyduğu manyakça kahkahalar üzerine küçük çapta araştırma yapan Alicianne Rosalie’nin çizim defterine çizdiği resimleri gören Alicianne resimlere korku ve iğrenti ile bakar.

Cadılar bayramı gelir Rosalie yaptığı kabak fenerini Alicianne’ne  gösterir. Alicianne kabak fenerinin çok garip ve korkutucu olduğunu belirtir ve diğer çocukların son oyunları olduğunu daha sonra babasının çocukları eve götüreceğini söyler. Bunun üzerine Alicianne karanlık çökmeden eve dön der. Rosalie aşağılayıcı bir ifade ile ben karanlıktan korkmuyorum ki diyip gider. Alicianne kabak fenerini söndürür lakin bir süre sonra kabak feneri kendiliğinden yanıverir ve sağa sola hareketlenmeye başlar ve Alicianne ışıkları açmaya çalışır lakin ışıklar açılmaz paniğe kapılan Alicianne kes artık diye bağırır. lin içeri girer ve sigortaların attığını söyleyip içki getirdiğini söyler. Alicianne bozulan sinirlerini rahatlatmak amacı ile Lin’nin getirdiği içkiye yumulur. Aynı esnada uzak doğulu bahçıvan kulübesinde Rosalie’nin annesinin mücevherlerini incelerken Rosalie tarafından gözetlenir. Rosalie garip zihinsel güçleri ile asılı korkuluğu hareketlendirip kulübeye götürür. Eline tüfek alan korkuluk Rosalie’nin sesi ile sen annemi öldürdün ölmelisin diyerek tüfeği ateşler ve uzak doğulu bahçıvanı göbeğinden işettirmek suretiyle öldürür.

Rosalie ve babası geceleri Rosalie’nin mezarlığa gitme konusunda tartışırlar babası geceleri mezarlığa gitmemesi için odasını kilitleyeceğini söyler. Bunun üzerine sinirlenen Rosalie babası Bay Norton’a annemi sen öldürdün dedikten sonra Bay Norton terbiyeli ol diye uyarır. Seni dinleyemem ihtiyar diyip çekip gider.  Alicianne odasının penceresinden Rosalie’nin mezarlığa gittiğini görür ve ardından mezarlığa gider. Alicianne Rosalie’ye arkadaşlarını sorar Rosalie haince bir ses tonuyla yakında öğrenirsin der.  Ardından Lin mezarlıkta belirir ve Alicianne ile dans etmeye başlar. Dansın tam ortasında Rosalie’nin kahkahalarını duyarız ve Lin korkuluğa dönüşür ve Alicianne korku ile yataktan kalkar.

Lin garip bir şeylerin döndüğünü söyleyip evden Alicianne ile birlikte çıkarlar Lin bahçıvan kulübesinden birisinin çıktığını görür ve Alicianne’nin kalmasını emredip kulübeye gider. Kulübenin kapısını açtığında uzak doğulu bahçıvanın cesedini görür. Alicianne’nin da kulübeye gittiğini göre Lin yarı yolda Alicianne’ni durdurur ve eve gidip Rosalie’ye bakmasını söyler. Alicianne ne oldu gibisinden sorular sorunca Lin oyalanma direkt Rosalie’ye bak hemen der. Eve giden Alicianne evi köse bucak arayıp taramasına rağmen Rosalie’yi bulamaz endişeli bir biçimde beklerken oyuncak üzerine kan aktığını fark eder.  Yukarıya bakan Alicianne bay Norton’nun parçalanmış cesedini  görür ve çığlığı basar ve Lin ile beraber evden kaçar.

Arabayı zar zor çalıştıran Lin Alicianne ile arabaya binip uzaklaşırken Lin aracın kontrolünü yitirip kaza yapar ve araba tamamen bozulur. Birdenbire zombiler belirir ve sürüler halinde araca saldırırlar. Lin ve Alicianne panik halinde arabayı çalıştırmaya uğraşırken kornayı yanlışlıkla ötürürler  ve zombilere etki eder bunun üzerine kornayı devamlı çaldıran Lin Alicanne’nı da alarak araban çıkarak terk edilmiş bir kulübeye doğru koşar. Evin önünde Alicanne’nin ayakları telle takılır Lin Alicianne’ni düştüğü durumdan  kurtarmaya çalışır ne var ki zombiler gelmiştir. Eline sopa alan Lin zombilerden birinin pekmezini akıtmayı başarır lakin ikinci saldırısında sopayı kaybeder.  Bu  arada Alicianne ayağının takıldığı tellerden kurtulmuştur.  Aynı esnada Lin eline tahta parçasını kalkan gibi  kullanıp zombileri püskürtmeyi dener ucu ucuna başarılı olur ve ikili kulübeye varırlar.
,

Kulübeye sığınan Lin Alicianne’ni rahatlattırmaya çalışırken aynı esnada silah olarak kullanabilecek nesneler bulmaya çalışır şansa bir tüfek bulur lakin tek bir fişek bulur. Bir süre sonra zombiler içeri hücum eder Lin canla başla mücadele edip zombileri püskürtmeyi dener lakin başaramaz ve zombilerin kurbanı olup yüzü parçalanarak öldürülür.  Durumu kontrol etmeye giden Rosalie kulübeye girdiği anda alnının çatısına Alicianne tarafından balta monte edilir en sonunda kulübeden çıkan Alicianne şoka girmiş bir halde etrafına bakar ve film biter.

Hard Sensations

Filmimiz bir kadının cipten inip bir binaya girmesiyle başlar. Adının Bayan Perez olduğunu öğrendiğimiz şahıs girdiği binada kendisini bekleyenlere konuşmaya başlar. Bu arada kadını gören 3 genç kızın konuşmalarından Bayan Perez’in kızların öğretmeni olduğunu öğreniriz. Mavi bikinili kız tatilde de ders çalışma olasılığı olması sebebiyle Bayan Perez’in gelmesinden hoşnut değildir.  Kısa saçlı krem rengi bikini kız beni ırgalamaz Paris’e gidiyorum ben der. Bunun üzerine mavi bikinili seni şanslı kaltak der. Bu arada sakalı şahıs sizi niye çağırdık onu merak ediyorsunuz değil mi diye sorar. Evet, kızların notları mükemmel değil miydi ayrıca krem renkli bikini giyen kızın isminin Marie olduğunu öğreniriz sakalı adam çağırma sebebin acil bir iş gezisine çıkacaklarını kızları güvenilir tanıdık birisine emanet etmek istediklerini söyler ayrıca kızlar rahat bir güneşlenmeleri için bir ada satın aldığını belirtir. Sakalı şahıs yarın ilk iş Bayan Perez ile birlikte kızları tekneyle adaya götüreceğini söyler.

İşçiler eşyaları tekneye doldururken kızlar ve öğretmen hakkında konuşurlar öğretmenin genç olması ve kızlarında gösterip vermeyen tipler oldukları konuşmanın ana konusudur. Bu arada Collen olduğunu öğrendiğimiz kızın yanına annesi gelir kızım bensiz ilk tatiline çıkacaksın der.  Collen aman anne gene başlama der. Kızım böyle konuşma baban bu tatili ayarlamak için nelere katlandı dedikten sonra Collen’nin babası karısını çağırır. Annesi gittikten sonra Collen kendisini tatmin etmeye başlar ve aynı esnada diğer iki kızda aynı işlevleri yaparlar. Sabah olduğunda kızların babası kızlara fedailik yapmak için tutuğu adama kızlara sahi çık kızlarla fazla yüz göz olma ona göre der.

Uzun süren bir tekne yolculuğundan sonra kızlar varacağı adaya varırlar. Kızlar kendilerini kumsal ve denize atıp eğlenirler. Kızlar üstsüz güneşlenirken Bayan Perez gelip kızlar daha az tahrik edici olun ve bikininizin üstünü giyin hemen dedikten sonra Susan isimli kız ne olacak ki biraz rahat olalım zaten sende nerdeyse bizimle aynı yaştasın der. Bunun üzerine Bayan Perez size bakıcılık yapmak benim fikrim değil ailenizin fikri idi bakın küçük bir yerde yaşıyoruz kimin eli kimin cebinde herkes biliyor o yüzden elimize dilimize ve belimize hakim olalım diyerek kızları uyarırken kızlar öğretmenleri Bayan Maurice’i bedeninin yağlamaya başlarlar Bayan Maurice küçük yerlerde dedikodular hemen yayılır der.

Kızları korumakla hükümlü eleman ise telsiz setini ayarlayıp tüfeğine kurşunu sürer. Kızlar tatillerini ıssız bir adada geçirmekten memnun değillerdir. Bayan Perez deniz kabuğu toplayacağını söyler ve Susan’da kabuk toplamaya iştirak eder bu arada Collen televizyon yok disko yok bu adada sıkıntıdan çatlayacağım dedikten sonra arkadaşı üzülme 2 hafta göz açıp kapayana dek biter diyerek moral vermeye çalışır. Bayan Perez ve Susan kumsalda kabuk toplarken dal kırılması sesi duyarlar lakin hayvandır diyerek önemsemezler. Bu arada fedailer kızların yarı çıplak dolaşmaları yüzünden bak ama dokunma sorununda muzdariplerdir.

Akşam kızlar muzır mecmua okuyan kızlar birbirlerinin bedenlerini tanıyıp oynaşırlar aynı esnada Bayan Perez kızların fedaisi ile birlikte Collen’nin babasıyla irtibat kurarlar lakin telsizler arasında bağlantı kesilir. İnce bedenli fedai polis botunun ada yakınlarında Turladığını söyler lakin iri bedenli fedai ortağının sözlerini ciddiye almayıp içmeye devam eder. Kızların yanına giden Bayan Perez kızlarının üzerini örtükten sonra yatıp uyumaya gider lakin yatağın içinde dönüp durmasına rağmen bir türlü uyku tutmaz ve kendisini tatmin ederken iri bedenli fedai Bayan Perez’i röntgenler. İnce bedenli fedai ada sahilinde turlayan tekne ile iletişim kurmaya çalışır. İri yarı fedai ani bir hamleyle etkisiz hale getirilir. Telsizle uğraşan elemanda dövülerek öldürülür. Daha sonra 3 suçlu kızların yattığı odaya giderler ve kızları uyandırıp rehin alırlar.

Adlarının Clyde. Bobo ve nonoş olan firari suçlular çilingir sofrası kurduktan sonra Bobo diğer fedainin durumunun ne olduğunu sorar. Nonoş herifi sımsıkı bağladım der. Yemek sofrasında 3 firari kızları ne yapacağız diye tartışırken adının Bobo olduğunu öğrendiğimiz eleman ise kızlarla beraber olalım uzun zamandır kadın eli değmedi şerefsizim der. Kızların yanına giden Bobo kızlar ve Bayan Perez’ı ufaktan taciz başlar ne var ki Clyde rahat dur elin kolun bir rahat dursun dedikten sonra Bobo bir hışımla Clyde’nın yanına gider. Clyde bak bela istemiyorum dedikten sonra Bobo bende istemiyorum o yüzden beni rahat bırak diye uyarır. Bobo nonoş elemana git fedai ile ilgilen dedikten sonra nonoş fedaiye bak senin hayatını kurtardım borcunu öde diyerek fedaiye tecavüz etmeye başlar.  Clyde ise duyduğu seslere midem döndü şerefsizim diyerek memnuniyetsizliğini belirtir. Bu arada kızların yanına giden Bobo kızları taciz edip ateşimi söndürün lan dedikten sonra Bayan Perez onlara dokunma ne yapacaksan bana yap dedikten sonra Bobo kalıbımı basarım muamelen bayağı iyidir simdi bir oral çek de neşelenelim dedikten sonra Bayan Perez Bobo’ya oral seks çeker. Oral seksin ortasında feci bir çığlık duyulur. Gittiklerinde fedainin nonoş tarafından öldürüldüğünü görürler tüfeği doğrultan Bobo lan beyinsiz ne yaptın ulan dedikten sonra nonoş korku içinde abi kulun köpeğin olayım canımı bağışla der. Clyde Bobo bırak değmez dedikten sonra kızları rehine olarak kulanalım diyerek önerir.

Bobo bayan Perez’i kumsala götürür ve Bobo’nun anlık dikkatsizliğinden faydalanan bayan Perez kaçmak için depar atar lakin çok kısa bir süre zarfında Bobo bayan Perez’i kıskıvrak yakalayıp zorla bayan Perez’in bedenine sahip olur. Aynı esnada Clyde kızlara diğerleri gibi canavar hissiyatlı birisi olmadığını söyler. Şayet kızlar akılı olup Clyde’nın dediklerini yaparlarsa kızları Bobo’ya karşı koruyacağını söyler ve kızların kimler olduğunu öğrenir. Bu arada Bobo’nun Bayan Perez’le olan işi bitmiştir ve senin gibi kaltaklar yüzünden ömrüm çürüdü dedikten sonra giyinip gitmesini söyler.

Eve dönen Bobo Clyde’la konuşur Clyde kızların zengin kızları olduğunu ve fidye almanın daha akılıca olduğunu söyler ve kızlara dokunmamasını tembihler. Önce Clyde’nın emir verdiğini zannettiği için kızan Bobo Clyde’nın planını duyunca gözlerinin içi parlar. Daha sonra Nonoşun yanına giden Bobo uyanda kızlara göz kulak ol dedikten sonra nonoş bana kızgın mısın diye sorar ve cevabını sert bir tokat olarak alır. Kumsala inen Bobo ve Clyde arama timlerini atlatmak için sandalı saklamalarını gerektiğini söyler.

Bu arada kızlar kurtulmak için beyin fırtınası oluştururlar. Kızlar Clyde güvenme konusunda hem fikir olurlar. Bayan Perez telsiz kullanabilecek birisi var mı diye sorar. Susan isimli kız telsiz kullanabileceğini söyler lakin ne var ki nonoş gelip kızlara sataşmaya başlar Susan’ı isteği dışında binadan çıkartıp zorla alkol verip sarhoş eder. Nonoş tamamen sarhoş olan kızı Bobo’nun yanına ilk başlarda Bobo istemezse de nonoş Bobo’nun altından girip üstünden çıkarak Bobo’yu ikna eder ve ardından sarhoş edilmiş Susan’a sahip olur.

Clyde ve kızlar Susan’ı aramaya koyulur ve en sonunda Susan’ı bulurlar. Bobo Susan’nın işini bitirmiş ve giyinirken Clyde seni işe yaramaz rezil hayvan diyerek tüfeğin dipçiğini Bobo’nun karın boşluğuna vurur ve düş önüme der. Kızlar Susan’ı alıp kaçmaya başlarlar. Clyde arkada Bobo önde giderken Nonoş Clyde’yı gafil avlar ve etkisiz hale getirir. Nonoş eleman Clyde’ı öldürmeyi önerir lakin Bobo teklifi geri çevirir ve Clyde’i ağaca bağlarlar.

 Kızlar kaçıp saklanırlar lakin kızlar aç susamış olduklarını söylerler. Bayan Perez yanına Collen’i alıp yiyecek aramaya çıkarken Madelin’e Susan göz kulak olma emri verir. Bu arada Bobo ve Nonoş kızları bulamaz ve Clyde’nın yanına Bono tüfeği doğrultup lan pislik sevindin mi bir taraflarına kına yakarsın kızları kaybettik dedikten sonra nonoş Clyde’nın böğrüne tekme atar. Bunun üzerine Bobo nonoşun gırtlağını tutup bir daha aynı hareketi yaparsan içini doldururum seni ılık götlü seni diyerek tehdit eder.

Bayan Perez eve dönüp telsizle bağlantı kurabilmek amacıyla eve dönmeye gider için kızları bırakıp gider kısa bir süre zarfında Bobo tarafından yakalanır. Bobo kızların yerini öğrenmek amacıyla Bayan Perez’i tokatlamaya başlar.  Aynı esnada kızlar Bayan Perez’in neden geç kaldığı hakkında düşüncelere dalmışken nonoş birdenbire gelip kızları yakalar.

Kızlar nonoşun bekçiliğinde yemek yerken Bobo gelip Collen’ı alıp götürür. Daha sonra kumsala giden Collen, Clyde ve Bobo dururlar. Bobo Clyde’da Collen’i soymasını sonrada onunla beraber olmasını söyler Clyde bunu reddeder lakin Bobo tüfeği Clyde’nın kafasına doğrultup şayet yapmazsan beynine delik açarım dedikten sonra Clyde bak üzgünüm ama başka bir seçeneğimiz yok diyerek istemeden olsa bile Collen ile birlikte olur ve Bobo keyif kahkahalar atıp tecavüzü zevkle seyrederler.

Bayan Perez tecavüze uğramış olan Collen’e  teskin ederken Clyde içeri girer kızları kurtaracak planını açıklar. Planı kızlardan biri Bobo ile kandırma seksi yaparken diğerleri silah bulup Bobo ve nonoşun icabına bakacaklardır. Bayan Perez ilk başlarda Clyde’nin iyi niyetine inanmaz ama Collen Bayan Perez’i ikna eder.

Susan suçlulara telsiz nasıl kullanılır diye öğrettikten sonra Bobo Madelin’i kolundan tuttuktan sonra genç kızın bedenine sahip olur işi bittikten sonra Clyde’a kızları öldürmeyi tasarladığını açıklar şayet yaptığı plana taş koyarsa gözünü kırpmadan öldüreceğini söyleyerek Clyde’ı tehdit eder.  Bayan Perez şık bir şekilde dışarı çıkıp Bobo’ya yavşamaya başlar. Bobo genç kadının yavşamalarına cevap verip güzelim geç içeri de ifadeni alayım senin dedikten sonra burada olmaz kızlar beni istekli görmemeli diyerek kumsala gidip yiyişmeye başlarlar.

Kızlar etrafı gözetlerken bir çığlık duyarlar kapıyı açtıklarında Clyde’nın boğazı kesilmiş halde bulurlar.  Bu arada Bobo ve Bayan Perez’in işi bitmiştir lakin Bayan Perez’in soğuk yapması üzerine Bobo bir kez daha saldırır. Aynı esnada kızlar çığlık çığlığa bağırır ve nonoş çığlıkların sebebini öğrenmek amacı ile içeri girer ve kafasına sert bir darbe yer daha sonra Collen kendisi kaybederek nonoş’un pekmezini yere göğe atırır.  Bobo ise Bayan Perez’in soğuk tavırlarına dayanamaz ve Bayan Perez’in suratına iki tane okkalı tokat geçirip kimse Bobo’yu eşek yerine koyamaz diyip bu ellerle senin canını alacağım diyerek Bayan Perez’in gırtlağını sıkmaya başlar kızlar gelip Bobo’ya tüfek doğrultulup bırak onu diyerek tehdit ederler. Korkan Bobo kızlar bakın ben yalnızca ders veriyordum bakın şeytan doldurur dedikten sonra kızlar Bayan Perez’in yalvarıp yakarışlarına aldırmadan tüfeği ateşleyip Bobo’yu öldürürler. Bayan Perez bizi kurtardıklarında tecavüze uğrayıp adam öldürmedik onları fedailer öldürüp kendilerini feda ettiler unutmayın  kendinizi inandırın ve düzgün yaşamlarınızı yaşayın dedikten sonra film biter.

Le fatiche erotiche di Ercole

Filmimiz muhafızlarıyla beraber Zeus oğlu Herkül’ü beklemektedir. En sonunda Herkül takdim edilir.  Bak oğlum duyduğuma göre Thebai kralının kızı Megara’ya yanıkmışsın bak oğlum büyük bir hata yapmak üzeresin aşkın sonun olacak oğlum dedikten sonra Herkül bunları karın Hera yumurtladı değil mi diye sorar. Zeus evet oğlum bizzat kendisi haber verdi dedikten sonra oğlunu mutu etmesi için cariyelerini yollar Herkül tam sevişmeye başlarken Zeus ve Muhafızları kaybolurlar. Herkül cariyeyi erik gibi kütür kütür yemeye başlar. Aynı esnada çıplak sarışın kadın babanın dediklerini iyi belle lakin Hera seni yakalarsa halin harap olur. Sevişme sonlanır ve çıplak sarışın kadın Megara’nın aşkını kazanmak kolay olmayacak çünkü Hera bu aşka karşı çıkıyor der.

2 asker paçavra ile oturan yaşlı adamdan vergi isterler yaşlı adam evladım beş param yok diyince yaşlı adam defalarca kırbaç yer. Yaşlı adam evladım yapmayın ben yaşlı bir adamım ben diyerek yalvarır. Herkül’ün manitası Megara ve kral babası olaya şahit olular Megara babasından olayı engellemesini ister lakin babası yasalar yüzünden elinin kolunun bağlı olduğunu açıklar. Herkül yaşlı adamı kurtarır Megara sevinir ve Megara’nın babası da ne haşin erkek der.  Askerler çıkışta görüşüz tazında tehdit edip kaçarlar. Megara ve babası Herkül ün yanına gidip ne cesur delikanlısın sen o askerlere ne biçim gözdağı diyerek Herkül’ü övgüler yağdırırlar. Megara Herkül’e sen saraya gel de seni ödüllendiğiyim dedikten sonra herkes kendi yoluna gider.

Megara hizmetçisi Aliyus tarafından soyulurken Aliyus’a Herkül’ün askerlere posta koymasını ballandırarak anlatır. Aynı esnada Hera çaktırmadan belirip Megara’yı lanetler Megara bir şeyler hisseder lakin hiçbir anlam veremez ve gene sarışın çıplak kadın belirip Herkül’ün kalbi Hera için tatlı olacak der. Zaman geçer Aliyus temizlenirken kapı çalınır kapıyı çalan Herkül’dür. Herkül önemli bir mevzu için Aliyus’la konuşmak ister. Aliyus benim evim senin evindir diyerek Herkül’ü buyur eder. Aliyus gül suyu ile banyo yapacağım sakıncası olmaz değil mi diye sorar Herkül dalgana bak sen dedikten sonra Aliyus temizlenmeye başlar. Aliyus kendisini yıkarken Herkül ile yakınlaşır ve Herkül genç kadına yemek gibi yamulur ve yiyişmeye başlarlar.  

Kral Kreon tek başına otururken Hera yanında belirir. Tanrıçaların tanrıçası Hera yanına geldi kral Kreoni der. Kral bunun Kreon sebebi nedir diye sorunca Hera beni sorgulama buraya kendimi sana sunmaya geldim der. Kral Kreon şayet benden böyle bir istekte bulundunuz isteğiniz benim için emirdir diyerek taht üstünde Hera’yı yemeye başlar. Aynı esnada Herkül Megara’nın yanına gider ödülünü almak istediğini belirtir. Megara Herkül’e soğuk yapmaktadır. Ne istiyorsun diye altın’mı kadın mı diye sorar. Herkül yalnızca bir öpücük istiyorum diyip yanına yaklaşır Megara tarafından terslenmesine şaşıran Herkül dün benim yanında ağzının suyu akıyordu şimdi ise bana istenmeyen misafir gibi davranıyorsun diye sorar. Herkül seni kollarıma alıp öpücüklere boğayım seni dedikten sonra gönülsüz Megara’yı yemeye çalışır. Aynı esnada Hera ve kral Kreon Herkül’ün Megara’ya duyduğu tutkuyu konuşurlar.  Kreon Zeus’un oğlunun benim kızımın cazibesine dayanamaz dedikten sonra Hera peki kızın bir buz kütlesi kadar soğuk olursa diyip kral Kreon’a kızının yanına gitmesini buyurur. Ne diyorsunuz sayın kişi benim kızım babası gibi ateşlidir dedikten sonra Hera o zaman gel de bak der.  Kızının yenilirken put gibi durmasına şaşıran Kreon inanamıyorum buz gibi bu kız der. Bunun üzerine Hera kızın Megara Herkül’le evlenmek istemeyecek diyip kaybolur. Herkül ise morali bozulup yatak odasından çıkar.  

Herkül gizemli çıplak kâhinin yanına gider ve Herkül’ün geleceğini sorununun ne olduğunu bilir ve sorunun çözümünü söyler. Çözüm nadir altın elma olduğunu söyler lakin Hera’nın öfkesi ve Sahtekârlıklarına dikkat etmesini söyler. Aynı esnada Megara’nın eski ateşine kavuşabilmek için kürk giymiş iki kişinin sevişmesini seyreder. Sergilenen seks gösterisi Megara’nın ilgisini çekmez Kral Kreon ise kızının önünde yapılan seks gösterisini ilgisiziz bir biçimde seyretmesini şaşkınlık içinde seyreder.  Kızının durumuna üzülen Kreon çekip gider.

Bir zindana giren Herkül garip kılıklı bir kadın tarafından gafil avlanır. Herkül kendisi garip kılıklı kadınla boğuşurken bulur boğuşma sekse dönüşür ve Herkül kadına itinayla geçirir. Herkül’ün kadınla olan işi biter ve zindandan koşarak uzaklaşır. Bir binaya giren Herkül’e garip miğferli 2 kadın tarafından içki ikram edilir lakin içki ikramının içinde bir pislik döndüğünü fark eder lakin 2 kadın Herkül’ü devirir ve olay sevişmeye dönüşür Herkül iki kadına da boruyu döşer.Ardından çıplak kâhinle beraber olduktan sonra çıplak kâhine danışır kâhin görünmez Samson’dan yardım alabileceğini söyler.

Kâhin Amazonların topraklarında bulunan Epheria bahçelerine gitmesini ve Hera’ya dikkat etmesini söyler. Samson’la birlikte Epheria bahçesine dalan Herkül tam altın elmaları aşıracakken Hera belirir ve iki kahramana nektar teklif eder. Nektarı içen Samson ve Herkül Hera ile birlikte olur daha sonra Samson tek başına Hera’yı düdüklerken Herkül’e çaktırmadan ağaca dal der ve Herkül elmalardan birini aşırır. Elmayı kral Kreon’a sunan Herkül daha sonra Elmayı Megara’ya verir ve bu elma sana yapılan laneti bozacak ve eski haline dönüşeceksin dedikten sonra Megara elmayı dişler ve bende hoş bir kıpırdama oldu diyerek Herkül’e beraber olur.  Bu arada etrafta gezinen altın elma sayesinde saray halkı birbiriyle beraber olur ve film biter

Demonia

Filmimiz ortaçağ döneminde 3  rahibeyi çekiştiren bir grub adamla baslar. Adamlar  rahibeleri çarmıha gererler ve işleri bittikten sonra çekip giderler. 1990 Torontosuna döneriz bir grup insan ruh çağırma seansı tertiplemektedir.  Seansa iştirak eden sarışın kadın çarmıha gerilen rahibeleri görür ve cığlık atıp bayılır.

Sarışın kız ayıldığında 50 yaşlarında tepesinde beklemektedir  adının Paul olduğunu öğrendiğimiz şahıs  adının Lisa olduğunu öğrendiğimiz şahsa sen  bir bilim insanısın sen tutmuş bu tür saçmalıklarla uğraşıp duruyorsun diyerek aşağalar . Lisa kendisini savunmaya çalışır lakin Paul dinlemez ve Sicilya’ya gidip antik Yunan kalıntılarını inceleyecegiz der.

Sicilya varan arkeoloji grubu çadırlarını dikip hazırlıklara başlarlar ve belediye başkanı gelip hoş geldin tadında uyarı yapar kasabalıda arkeologların varlığından hoşnut olmadıklarını belirtililer. Aynı esnada Lisa hipnoz olmuş bir şekilde rahibelerin katledildiği manastıra doğru giderken Profesör Paul tarafından durdurulur. Paul bu metruk yere niye gidiyorsun diye sorar. Lisa içimden bir his bu manastırın içinde aradığım cevaplar olabilir dedikten sonra Paul ukala tavır takınarak bizim işimiz orta çağ masalları değil antik yunan kalıntıları şimdi kazı alanına dön der.

Lisa ve Paul Ertesi  gün Porter isimli bir şahısla buluşurlar.  Porter  kasabalının epey paronoyak ve batıl inançlara sahip olduklarını ve yabancılardan zerre hoşlanmadıklarını belirtir. Lisa tepede bulunan manastır hakkında soru sorar. Bunun üzerine  Porter o yeri unut o yer kasabalı için lanetli bir yer diyerek Lisa’yı uyarır. Profesör Paul denilenlerin tek kelimesine inanmaz ve lisa ile birlikte Porter’ın yaşadığı tekneden ayrılır.

Gece olduğunda yarım milleniyumdur ayak basılmış manastıra ayak etrafı ürkerek ve tedirgin şekilde kolaçan ederken bir el tarafından durdurulur Lisa durduran kişiye sen kimsin ne istiyorsun diye sorduktan sonra Lisa’yı durduran şahıs burada soruları ben sorarım tadında sen burada ne haltlar karıştırıyorsun burada bulduğun hakikatlerin seninle ilgisi nedir diye sorar.  Adamın asabi tavırları nedeni ile sinirlenen Lisa bak bizim işimize karışma hükümetinizden iznimiz var tamam mı der. Bunun üzerine adının kasap Turi olduğunu öğrendiğimiz şahıs işlerini engeleyeceğine dair yemin edip gider. Lisa etrafta dolaşmaya başlar ve bir duvar resmine bakar ve resmedilen resim tıpkı kendisine benzemesiyle şaşıran Lisa resmin çizildiği duvarı kazma yardımıyla deler ve çarmıha gerilen rahibeleri görüp fotoğraflarını çekmeye başlar. Ardından tabanları yağlayan Lisa hızla manastırdan koşarak kaçarken Profesör Paul’a çarpar. Lisa heyecanlı bir şekilde çarmıha gerilen rahibeleri söyler başlar. Paul Lisa’nın dediklerinin tek kelimesine inanmaz ve Lisa iddiasını sürdürünce sinirlenip susup kendi işi ile alakadar olmasını söyler.

Gece olduğunda çakırkeyif Porter tekne evine varır ve birtakım garipliklerin döndüğünü çakar. Yatağın üstünde istavrozlar vardır ve birdenbire bir kadın kahkahası duyar ardından kafasız (mecazi anlamda değil) çıplak bir kadın tarafından zıpkınla vurulma suretiyle öldürür. Aynı esnada arkeoloji kafilesi kamp ateşi kurup şarkılar türküler icra edip eğlenirken Lisa çadırın içinde huzursuz davranışlar sergiler. 

Uyuyan Lisa bir süre sonra geceliği ile kazı alanında gezinirken Paul’un ekolu sesi Lisa’nın gitmemesini söyler ne var ki Lisa gitmekte tutturur ve Lisa Paul’un uyarılarını kulak arkası edip gizemini merak ettiği manastıra girer birilerinin geldiğini anlayınca şota bir saklanan Lisa linç ekibinin rahibelerin çarmıha gerildiğini görünce çığlığı basar lakin hepsinin bir kâbus olduğunu öğreniriz.

Sabah olduğunda Lisa kasabaya iner. Kasaba sakinleri Lisa’ya ölü taklidi yapıp Lisa’yı önemsemezler. En sonunda up varınca Santa Rosalie manastırı hakkında araştırma yapar lakin okuduğu kitabın bazı sayfalarının yırtık olduğunu fark eder.  Birdenbire ortaya çıkan gizemli kadın aradıklarını burada bulamazsın aradığın hakikatleri tek ben biliyorum benim mekânımda buluş diyip adresini verdikten sonra benimle görülmemelisin yoksa sonum olur diye uyarıp gider. Aynı esnada kasap Turi kasabalıyı dükkânında arkeoloji kafilesi konusunda provoke eder.

Gece olduğunda arkeoloji kafilesi şarkılar türküler icra ederken Profesör Paul kafileye uyumaya çalışıyoruz diye uyarır. Daha sonra arkeoloji kafilesinden 2 eleman manastıra girip demlenirken şuh kadın kahkahası duyarlar kadın siluetini duyan sarhoş eleman kadınlara doğru giderken düşüp demir kazıklara saplanıp can verir. Ardından ikinci elemanda aynı şekilde ölür. Ölen 2 sarhoş adamın bedenleri götürürken olay ile ilgilenen dedektif (Lucio Fulci)  bu ölümler konusunda çok dikkatli ol civar halkı aşırı paranoyak ve batıl inançlıdır ve sizleri sorumlu tutabilirler diye uyarıda bulunur.

Lisa gizemli kadının evine gider gizemli kadın Santa Rosalie manastırının gizli ve korkunç geçmişini anlatmaya başlar. Beş güzel rahibe erkekleri baştan çıkartıp birlikte olduktan sonra karadul misali erkekleri öldürüp kanlarını içip doğan bebekleri yakarlarmış ta ki öfkeli kasaba halkı rahibeleri öldürür. Aynı esnada dedektif ortadan kaybolan Porter’ıda araştırmaktadır teknenin çapasının çekip polis teknesinin yanına demirlenmesi emreder ve demir çekilir ve çapasında Porter’ın kesik kellesi vardır.

Evine dönen gizemli kadın daha önce duyulan kadın kahkahasını duyar ve kedileri hırlamaya tıslamaya gizemli kadın kenara çekilir uzak durun benden dedikten sonra kediler ani hamle ile kadının suratına atlayıp pençe ve dişleriyle kadının gözlerin oyup öldürürler. Aynı esnada kasabanın kasabı olmuş olan ölümlerin nedenin yabancıların meraklarından dolayı olduğunu olayı araştıran başmüfettişe ( Lucio Fulci) söyler lakin başmüfettiş kasap Turi’nin konuşmasından hoşlanmaz ve dükkânı terk eder.                                                                                                                     

Paul Porter’ın ölümü nedeni ile sorgulanan Paul’un Porter ile bir keşif konusunda husumete düşmüştür ve bu husumet sonucu Paul’un Porter’ın keşifini sabote etmesi nedeniyle mevkiinden alındığı öğreniriz kazı alanına dönen Paul 3 kişinin Lisa’ya kazı alanını hemen toparlayıp Toronto döneceklerini açıklar. Bu fikre kati suretle karşı çıkan bizler bilim adamıyız trajedilerimizi gömüp araştırmamıza dönmeliyiz der ve Paul gönülsüz olarak kabul edip bu araştırma hariç başka hiçbir şey araştırmayacaksın der.

Manastıra giren kasap Turi çarmıha gerilen rahibelerden birinin eksik olduğunu görünce tırsıp manastırdan kaçıp dükkânında saklanır.  Kesme tahtasının üzerine saplanan bıcağı gören Turi bıçağı kavra yayıp aynı esnada kahkaha sesini duyan Turi derin dondurucuya girer bir süre sonra donmuş etler tarafından dövülen Turi’nin ensesine et kancası saplandıktan sonra bir kadın eli ensesinden tutup diline kazık geçirdikten sonra kasap Turi donmaya bırakılır.

Başmüfettiş  (Lucio Fulci) olay yerini araştırırken cesedin yanında eskimiş bir kumaş bulur aynı esnada galeyana girmiş kasaba halkı linçe hazırlanır aynı esnada öğrencisi Profesör Paul’a hocam kasabalı çıldırdı ellerinde emanetlere buralara doğru geliyorlar dedikten sonra Profesör Paul hemen hazırlanıp bu diyarları terk edelim der ve kayıp olan Lisa’yı aramaya koyulur.

Bu arada Robby isimli sarışın bir velet kaybolmuştur aslında bir rahibe çocuğu kaçırmaktadır. Babası çocuğunu kurtarmaya giderken bubi tuzağını yakalanıp pişmiş tavuk gibi ikiye ayrılır. Paul ise Lisa’yı bulur Lisa rahibe kıyafetleri içersinde yüzünde korkunç bir makyaj vardır ve Paul’u bıçaklayıp yaralar ve tekrar çarmıha gerilmiş rahibelerinin yanına döner ve buhar olup uçar ve rahibe cesetlerinden biri çarmıh önünde belirir. Öfkeli kalabalık manastıra gelir ve rahibe cesetlerini yakmaya başlarlar ve çarmıha    gerilen rahibe kaybolur ve Lisa’nın cesedi belirir ve film biter.