The Child

Filmimiz ciddi mizaçlı 11, 12 yaşlarında bir kız çocuğunu gece vakti evden çaktırmadan sıvışması ile başlar. Kız elinde bir piknik sepeti ile mezarlığa gider. Mezar taşının yanında oturan çocuk sepetten kedi yavrusunu mezar taşının arkasından bir el belirir ve kız çocuğu kedi yavrusunu canavar ellere verir.

Ormanlık yolda ilerleyen bir otomobil görürüz araba tepeden yuvarlanan varil yüzünden arabayı süren kadın arabanın kontrolünü yitirir ve kaza yapar. Arabadan cacık olmayacağını anlayınca tabana kuvvet yapıp ormanlık arazide dolanmaya başlar. Tedirgin bir şekilde ormanlık alanda gezinen genç kadına köpek saldırılır.  Köpek sahibi köpeği çeker köpeğin sahibi yaşlı kadın genç kadınla hemen dostluk kurup muhabbete girişir.  Adının Bayan Whitfield olduğunu öğrendiğimiz kadın adının Alicianne olduğunu öğrendiğimiz genç kadına buralarda ne işi olduğunu sorar. Alicianne iş için Norton ailesine gideceğini söyler. Şaşıran Bayan Whitfield Alicianne’a Norton ailesinin pek sosyal kişiler olmadığını söyleyip o aileyle ilgili ne işi olduğunu sorar. Alicianne norton ailesin yanında mürebbiye olarak çalışacağını söyler. Bunun üzerine Bayan Whitfield Alicianne’nı evine çaya davet eder.

Çay içen Alicianne Bayan Whitfield’den çalışacağı Norton ailesinin dedikodusunu dinler Rosalie’nin kiracılarını bir şekilde kaçırdığını iddia eder.  Rosalie’nin garip bir çocuk olduğunu rahmetli annesinin tımarhanelerde bir ömür geçirdiğini söyledikten sonra Alicianne bakacağı çocuk hakkında empati yapmaya başlar. Alicianne hadi bana müsaade ben kalkayım dedikten sonra Bayan Whitfield geceleri orman epey tehlikeli olur dedikten sonra Alicianne yoksa ormanda vahşi hayvanlar mı var diye sorar. Bayan Whitfield bilmem bu civarlarda pek çok küçük hayvan parçalanmış ve yenilmiş olarak bulundu diye cevaplar. Alicianne dışarı çıktıktan sonra Bayan Whitfield arkasından seslenir dümdüz ilerle mezarlığa git mezarlığın öte tarafında Norton ailesi yaşıyor der.

Alicianne orman içinde ürkütücü bir müzik eşliğinde tedirgin bir şekilde orman içersinde gezinirken parçalanmış bir kedi cesedi görüp ürker.  En sonunda mezarlığa varan Alicianne bazı şeylerin kıpırdadığını hisseder.  En sonunda çalışacağı yere varan Alicianne eski bir eve girer.  Ürkmüş bir bıldırcın edasıyla evde gezinen Alicianne en sonunda işvereni Bay Norton ile tanışır lakin Bay Norton tarafından pek hoş karşılanmaz direkt Alicianne’nı kimsin necisin diyerek sorgular. Özgeçmişini özet geçer.  Bay norton emirlerini yağdırdıktan Alicianne ile aynı yaşlarda oğlu Lin ile tanıştırır ve daha sonra odasına çıkarken Rosalie ile tanışır ve kendisini Rosalie’ye sevdirir.  Aynı esnada Bayan Whitfield’nın köpeği gizemli bir şekilde kaybolup öldürülür.

Sabah olduğunda Alicianne kahvaltı hazırlarken Rosalie’ye oynayacak akranın yok mu diye sorar. Rosalie hepsi ahmak diye cevaplar. Abisi Lin gelip Alicianne’na hazır mısın diye sorar. Rosalie Alicianne’na ne için hazır mısın diye sorar ve cevap olarak Lin’in etrafı gezdireceğini öğrenir ve bozulur ve hani benimle alakadar olacaktın diye sitem eder. Bunun üzerine Alicianne birkaç saat yanında olmayacağım o kadar diyip çekip gider. Duruma bozulan Rosalie kahvaltı masasında bulunan süte dik dik bakarken hiç dokunmadan süt şişesinin kapağını zihinsel güçleri ile açar.

Rosalie annesinin cenaze törenini resmederken annesinin cenaze merasimini hatırlar ve flashback âlemine akar ve Rosalie’nin annesinin cenaze merasimini görürüz. Merasim bittikten sonra Bayan Whitfield Bay Norton’a üzülme öldü de kurtuldu der.  Bunları duyan Rosalie annesinin mezarının başında sana kötülük yapanlardan bir bir burunlarından getireceğim diyerek yemin eder.

Alicianne ve Norton ailesi akşam yemeğine oturup muhabbete başlarlar Alicianne Rosalie’ye nasıl donut yapılır onu öğretmeyi teklif eder ne var ki Rosalie teklifi geri çevirir.  Alicianne yarın Lin ile birlikte kır çiçeği toplayacağını söyler. Bunun üzerine Bay Norton zambaklara dikkat etmesini bir grup izcinin yanlışlıkla zambak yiyip öldüğünü pek ciddi olmayan bir tavırla anlatır ve Rosalie ve babası kahkahalar atarlar. Aynı esnada Bayan Whitfield Bay Norton’u çağırır ve köpeğinin nerede olduğunu sorar. Bay Norton nereden bileyim ben yahu der daha sonra Rosalie’ye sen gördün mü diye sorar. Rosalie’de görmedim diye cevaplar lakin Bayan Whitfield Rosalie inanmaz ve seni geç vakitlerde benim evin civarında görmüşler diyip Bay Norton’dan kızını disipline etmesini ister. Bay Norton kızımla ben ilgilenirim der. Bayan Whitfield gitmeden önce tıpkı annesi gibi der. Bayan Whitfield gittikten sonra Rosalie haince bir sırıtışla en sonunda yapayalnız kaldı der.

Alicianne ve Lin tepede çiçek toplarken Lin annesinin soygun esnasında öldürüldüğünü anlatır. Gece olduğunda Bayan Whitfield kitap okumaktadır lakin kitap okuması duyduğu bir takım sesler nedeni ile yarım kalır. Korku içinde evde dolaşırken evin içinde bir takım varlıkların gizlice cirit atığını fark eder. Acele ile evden çıkıp evden arabasına koşarken arabanın içinden Rosalie çıkar ve iyi akşamlar bayan Whitfield arkadaşlarımı getirdim bayan Whitfield der.  Tekrardan eve dönen Bayan Whitfield git ve beni yalnız bırak der Rosalie’ye ve mahzene doğru iner. Merdivenlerden inerken canavar eller bir kez daha belirip Bayan Whitfield’ın ayak bileklerini kavrayıp aşağılara doğru çeker. Bayan Whitfield çığlıklar atar ve yüzü parçalanarak öldürülür.

Alicianne Bay Norton’a Rosalie’nin gece vakti mezarlığa gittiğini söyler.  Bunun üzerine Bay Norton Rosalie’nin annesini ziyaret ettiğini söyler. Alicianne tehlikeli olmasının yanı sıra aşırı marazi olduğunu belirtildikten sonra Bay Norton sanırım haklısın diyerek evden çıkar. Daha sonra Alicianne dışarda çizim yapan Rosalie ile konuşmaya başlar. Alicianne Rosalie’ye arkadaşları hakkında sorular sorar.  Rosalie arkadaşlarının geceleri geldiğini pek tanışılmayacak şahıslar olduğunu söyler. Bunun üzerine Alicianne annen gitti diyince nereye gitti dedikten sonra bir ruh hastası gibi kahkahalar atmaya başlar. Duyduğu manyakça kahkahalar üzerine küçük çapta araştırma yapan Alicianne Rosalie’nin çizim defterine çizdiği resimleri gören Alicianne resimlere korku ve iğrenti ile bakar.

Cadılar bayramı gelir Rosalie yaptığı kabak fenerini Alicianne’ne  gösterir. Alicianne kabak fenerinin çok garip ve korkutucu olduğunu belirtir ve diğer çocukların son oyunları olduğunu daha sonra babasının çocukları eve götüreceğini söyler. Bunun üzerine Alicianne karanlık çökmeden eve dön der. Rosalie aşağılayıcı bir ifade ile ben karanlıktan korkmuyorum ki diyip gider. Alicianne kabak fenerini söndürür lakin bir süre sonra kabak feneri kendiliğinden yanıverir ve sağa sola hareketlenmeye başlar ve Alicianne ışıkları açmaya çalışır lakin ışıklar açılmaz paniğe kapılan Alicianne kes artık diye bağırır. lin içeri girer ve sigortaların attığını söyleyip içki getirdiğini söyler. Alicianne bozulan sinirlerini rahatlatmak amacı ile Lin’nin getirdiği içkiye yumulur. Aynı esnada uzak doğulu bahçıvan kulübesinde Rosalie’nin annesinin mücevherlerini incelerken Rosalie tarafından gözetlenir. Rosalie garip zihinsel güçleri ile asılı korkuluğu hareketlendirip kulübeye götürür. Eline tüfek alan korkuluk Rosalie’nin sesi ile sen annemi öldürdün ölmelisin diyerek tüfeği ateşler ve uzak doğulu bahçıvanı göbeğinden işettirmek suretiyle öldürür.

Rosalie ve babası geceleri Rosalie’nin mezarlığa gitme konusunda tartışırlar babası geceleri mezarlığa gitmemesi için odasını kilitleyeceğini söyler. Bunun üzerine sinirlenen Rosalie babası Bay Norton’a annemi sen öldürdün dedikten sonra Bay Norton terbiyeli ol diye uyarır. Seni dinleyemem ihtiyar diyip çekip gider.  Alicianne odasının penceresinden Rosalie’nin mezarlığa gittiğini görür ve ardından mezarlığa gider. Alicianne Rosalie’ye arkadaşlarını sorar Rosalie haince bir ses tonuyla yakında öğrenirsin der.  Ardından Lin mezarlıkta belirir ve Alicianne ile dans etmeye başlar. Dansın tam ortasında Rosalie’nin kahkahalarını duyarız ve Lin korkuluğa dönüşür ve Alicianne korku ile yataktan kalkar.

Lin garip bir şeylerin döndüğünü söyleyip evden Alicianne ile birlikte çıkarlar Lin bahçıvan kulübesinden birisinin çıktığını görür ve Alicianne’nin kalmasını emredip kulübeye gider. Kulübenin kapısını açtığında uzak doğulu bahçıvanın cesedini görür. Alicianne’nin da kulübeye gittiğini göre Lin yarı yolda Alicianne’ni durdurur ve eve gidip Rosalie’ye bakmasını söyler. Alicianne ne oldu gibisinden sorular sorunca Lin oyalanma direkt Rosalie’ye bak hemen der. Eve giden Alicianne evi köse bucak arayıp taramasına rağmen Rosalie’yi bulamaz endişeli bir biçimde beklerken oyuncak üzerine kan aktığını fark eder.  Yukarıya bakan Alicianne bay Norton’nun parçalanmış cesedini  görür ve çığlığı basar ve Lin ile beraber evden kaçar.

Arabayı zar zor çalıştıran Lin Alicianne ile arabaya binip uzaklaşırken Lin aracın kontrolünü yitirip kaza yapar ve araba tamamen bozulur. Birdenbire zombiler belirir ve sürüler halinde araca saldırırlar. Lin ve Alicianne panik halinde arabayı çalıştırmaya uğraşırken kornayı yanlışlıkla ötürürler  ve zombilere etki eder bunun üzerine kornayı devamlı çaldıran Lin Alicanne’nı da alarak araban çıkarak terk edilmiş bir kulübeye doğru koşar. Evin önünde Alicanne’nin ayakları telle takılır Lin Alicianne’ni düştüğü durumdan  kurtarmaya çalışır ne var ki zombiler gelmiştir. Eline sopa alan Lin zombilerden birinin pekmezini akıtmayı başarır lakin ikinci saldırısında sopayı kaybeder.  Bu  arada Alicianne ayağının takıldığı tellerden kurtulmuştur.  Aynı esnada Lin eline tahta parçasını kalkan gibi  kullanıp zombileri püskürtmeyi dener ucu ucuna başarılı olur ve ikili kulübeye varırlar.
,

Kulübeye sığınan Lin Alicianne’ni rahatlattırmaya çalışırken aynı esnada silah olarak kullanabilecek nesneler bulmaya çalışır şansa bir tüfek bulur lakin tek bir fişek bulur. Bir süre sonra zombiler içeri hücum eder Lin canla başla mücadele edip zombileri püskürtmeyi dener lakin başaramaz ve zombilerin kurbanı olup yüzü parçalanarak öldürülür.  Durumu kontrol etmeye giden Rosalie kulübeye girdiği anda alnının çatısına Alicianne tarafından balta monte edilir en sonunda kulübeden çıkan Alicianne şoka girmiş bir halde etrafına bakar ve film biter.