https://www.highrevenuegate.com/pqxbdf5xa4?key=0fa5a3e34ecb571364a40d5443900081

3 Aralık 2012 Pazartesi

The Night of the Sorcerers




Filmimiz 1910 senesinde Bumbasa’da dans eden kabile üyeleriyle başlar tamtamlar çalınır kabile şefi dâhil herkes dans eder. Kabile üyeleri dans ederken beyaz ırka mensup bir kadın ağaca bağlandıktan sonra kabile şefi eline geçirdiği kırbaçla defalarca vurarak kadını elbiselerini parçalar anadan üryan kalan kadın kabile şefi tarafından iğfal edildikten sonra kadın kurban sunağını götürülür. Bu arada bir grup asker ormanda yükselen tamtam seslerini duyup tamtam seslerinin olduğu yöne doğru giderler. Kabile üyeleri ise kabile dansı yaparken kabilenin üyesi olan zenci kadın kullandığı palayla beyaz kadının kellesini gövdesinden ayırır ve diğer kabile üyeleri kafası kopuk kadının üşüşürler. Kadının kanını içip etini yiyen zenciler şotaya yatmış askerler tarafından kevgire çevrilir. Askerlerden biri kadının kesik kafasını görür ve kesik kafadan hayvani hırıltılar ve ardından vampir dişleri çıkar.

Aradan seneler geçer bir grup ciplere binmiş şahsiyetler Afrika ormanlarında gezinirler en sonunda durup kamp yapma kararı alırlar herkes kamp için çalışırken adının Liz olduğunu öğrendiğimiz sarışın bir kadın ırmak kenarında keyif sürme işlemlerini sürdürür. Profesör Grant Liz’in yanına niye diğerlerine yardım etmiyorsun diye sorar. Liz ukala bir tavır takınarak bak profesör buraya gelme sebebim yalnızca tatil yapma amacıdır ayrıca soyu tükenmeye yüz tutmuş hayvanlar beni alakadar etmiyor diye cevaplar. Liz’in verdiği cevap üzerine profesör babana yazacağım mektupta bundan bahsedeceğim der. İstediğinizi yazın ama şunu unutmayın babam sizin araştırmanıza mali destek şayet beni rahatsız ederseniz babamla konuşup size verdiği mali desteği kesebilirim diye tehdit eder. Liz’in tehdidine boyun eğmek zorunda kalan Profesör Grant sinirlenir ama sesini çıkarmadan gider. Bu arada Liz’in çalışmamasına bozulan adının Tunika olduğunu öğrendiğimiz şahıs biz eşek gibi çalışırken o şırfıntı keyif sürsün diye sinirlenince sevgilisi olan Profesör Tunika’ya Carter hiddetlenme suyuna git ne de olsa babası yevmiyelerimizi ödüyor deyip tutkulu bir biçimde öpemeye başlar. Bu arada kimliği belirsiz sahışlar kampı röntgenlerler.

Liz keyif sürerken bir adamın kampa yaklaştığını görür ve diğerlerini haberdar eder. Kamp alanına gelen yabancı kendisin takdim eder. Adının Turamungo olduğunu öğrendiğimiz şahsın bir rehber olduğunu öğreniriz araştırma ekibi ile tanışan Turamungo bölge hakkında bilgiler verir. Konu geceleri ortaya çıkan cadılardan açılınca araştırma ekibi üyeleri rehber Turamungo’ya inanmazlar ve bunun üzerine Tunika ve Carol hariç diğer araştırma ekibinin üyeleri Turamungo ile giderler. Herkes gittikten sonra Tunika Liz’e Profesör Carter’a sulanma der. Bunun üzerine Liz zaten o bana fazla kaba kaçıyor der. Liz'in sözleri üzerine Tunika öyle olsun yoksa seni öldürürüm diyerek Liz’e gözdağı verir.

Turomungo araştırma ekibini kurban sunağına götürüp gündüzleri leopar olup geceleri kadına dönüşen mahlûkatlar hakkında konuşmaya başlar. Kurban sunağında orman iblisi için kesilen kadınların leopar kadınlara dönüştüğünü söyler. Turomungo’nun dediklerine inanmayan Profesör Grant bunlar hurafedir deyip bölgede kaybolan filler hakkında makale yazıp gerekli dokümanları toplayacaklarını söyleyince Turomungo bunu yapamazsın der. Profesör Carter neden sakıncalımı diye sorunca Turomungo yasak ve günah diye cevaplar


Akşam olduğunda Profesör Grant Carol’ın çektiği fotoğrafları banyo ederken Profesör Carter’a Turonungo’nun bu civarlarda bir şebeke kurduğunu ve işlerini sürdürebilmek maksadıyla böyle hurafeler uydurduğunu söyler.  Profesör Grant’ın dediklerini dinleyen Profesör Carter dediklerinde doğruluk payı olabilir ama ne olur ne olmaz nöbet tutalım ilk nöbeti ben tutarım der. Tunika ile beraber nöbet tutan Profesör Carter Tunika’nın oynaşmalarına karşı koyamaz ve dere kıyısında yiyişmeye başlarlar. 

Carol ve Liz çadırda Turomungo’nun bahsettiği ormanın iblisi onun adına yapılan vudu ayinlerini hakkında konuşurlar. Liz Carol’a okumuş görmüş bir kadınsın sen tutmuş bu tür martavallara inanıyorsun der. Carol yalanların altında bir gerçek payı olur şayet bu vudu ayinleri gerçekse bunlar hakkında kanıtlar elde etmeliyim der. Liz lakin nasıl yapacaksın fotoğraf çektiğin anında belli olur deyince Carol flaş kullanmam deyip çadırdan çıkar. Liz Carol’a dikkatli olmasını söyler. Dışarı çıkan Carol ilk olarak dere kenarında sevişen Tunika ve profesör Carter’ın sevişmelerini paparazzi edasıyla çekmeye başlar. Birkaç poz resim çeken Carol olay yerinden ayrılır. Aynı esnada ayin alanında hareketlenmeler olur ayin ateşi kendiliğinden yanar. Taş yığınlarının altından yarı çürümüş zenciler yükselmeye başlayıp kazıklara saplanmış kurukafalar belirir.

Kazığa saplanmış kesik kafaları gören Carol çığlığı basar ve titreyen ellerle çürümüş kafaların resmini çekerken taşların altından çürümüş zenci cesetleri çıkmaya başlar.  Zenci zombileri gören Carol kaçmaya çalışırken leopar kadına yakalanır geri döner zenci zombiler tarafından kıskıvrak yakalanıp iki ağacın arasına bağlanır leopar kadın Carol’ı kırbaçlayarak elbiselerini parçaladıktan sonra kanını emer. Zenci zombiler tarafından sunağa yatırıldıktan sonra leopar kadın Carol’ın kellesini palayla bedeninden ayırır. Zenci zombiler Carol’ın kanından bedeninden yararlanmaya başlarlar ve bu esnada Carol’ın kesik kafası kulak tırmalayıcı çığlıklar atmaya başlar.

Çığlıkları duyan Tunika sevgilisi profesör Carter’ı uyarır profesör Carter’da çadırda uyumakta olan profesör Grant’ı uyandırır ve birtakım davul sesi gibi sesler duyduklarını söyler. Profesör Grant hayırdır ne sesi diye sorar. Profesör Carter hayvan sesi olabilir lakin pek emin değilim der. Profesör Grant Tunika’yı göstererek nöbet tutarken dikkatini dağıtan hususlar olmadı değil mi diye sorar. Profesör Carter sana ne lan der gibi seni alakadar edecek bir şey olmadı der. Bu arada Liz endişeli gözlerle saatine bakar ve ardından uyur.  Sabah olduğunda kalkan Liz Carol’ı bulamaz ve Profesör Grant’ın yanına gider ve Carol’ın hala dönmediğini söyler. Profesör Grant ne zaman gitti der. Liz 11 sularında çadırdan ayrıldığın söyler. Profesör Carter’ın yanına giden profesör Grant Carol’ın sen nöbet tutuğunun esnada Carol sırra kadem bastı der. Profesör Carter ne yapayım der velisi değilim ki ben der.  İki profesör arasında muhabbet arasında duyulan davul sesleri konuya dahil olur. Konuşmayı duyan Turomungo bu işin içinde bir iş var deyince Tunika cadılar der. Liz Tunika’ya sessiz ol der. Aynı esnada erkekler Carol’ı aramak için yola koyulurlar.

İki profesör ve Turomungo Carol’ın fotoğraf makinesini bulurlar ardından Carol’ın kafasının kopartıldığı sunağa gelirler Turomungo sunakta taze kan lekelerine rastlar Carol’ın kaybolmasında yatan gerçeğin çok daha korkunç olduğunu belirtir. Aynı esnada Liz’de Carol ile yaptığı iş muhabbetini hatırlar ve hıçkırarak ağlamaya başlar. Kamp alanına dönen erkekler Liz’e Carol’ın kaybolduğunu haberdar ederler. Turomungo buralarda durulmaz gitmeniz sizin için şu anda yapılacak olan en akıllıca harekettir der. Profesör Carter Tunika’ya sen Turomungo ile Mumbasa git der.  Tunika yok öyle yağma seni Liz ile yalnız bırakamam diyerek Profesör Carter’ın teklifini geri çevirir.  Profesör Grant ise Carol’ın makinesinde bulunan filmleri çıkartacağını söyler. Turomungo fotoğraf işine kati suretle karşı çıkar. Profesör Carter Turomungo ’ya tedirgin gözüküyorsun bunun nedeni açıklayabilir misin diye sorar lakin Turomungo sorulan soruya cevap vermez. Tunika buradan hemen gitmeliyiz deyince Liz bağırarak sen nereye defolursan ol Carol’ı bulana dek burada kalacağız der.  Profesör Grant sinirleri bozuk olan Liz ’in sinirlerini düzeltmek amacıyla çadırına götürüp sakinleştirici haplar verir. Liz bana neden iyi davrandığını biliyorum babama yazacağım mektuba iyi şeyler yazmam için bunları yapıyorsun ama yine de teşekkür ederim der.


Profesör Carter Profesör Grant’a resimleri hazırla da ya dün gece neler dönmüş öğrenelim dedikten sonra nöbet tutmak için çadırdan ayrılır ve Tunika’nın çadırına girer ve Tunika’nın pılını pırtını topladığını görür Tunika Profesör Carter’a buralar artık tekin değil derhal gitmememiz lazım deyince Profesör Carter bir anlaşma yaptım ve şartlarına uyacağım şayet bu durumdan hoşnut değilsen Turomungoyla beraber gidebilirsin dedikten sonra Tunika ne olur ayrılmamıza ön ayak olma der ve Tunika ve Profesör Carter sevişmeye başlarlar. Aynı esnada Carol’da Leopar kadına dönüşmüştür ve diğer leopar kadınla beraber kamp alanına doğru giderler.  Kamp alanına varan leopar kadın leopar kadın olmuş Carol’a sen bekle dedikten sonra fotoğrafları banyo etmekle meşgul olan profesör Grant’ı tutup fotoğrafları banyo ettiği kapta boğarak öldürür ve banyo edilmiş fotoğrafları yırtarak imha eder. Leopar kadına dönüşmüş olan Carol Liz’in kaldığı çadıra girerek aldığı sakinleştiriciler yüzünden yarı baygın olan Liz’e benimle gel der. Liz nerelerdeydin diye sorunca Carol ormandaydım başıma muhteşem bir olay geldi sende bundan faydalanan diyerek kamp alanından çıkartıp ormana sokar.  Yarı baygın şekilde ormanda gezinen Liz diğer leopar kadını görünce çığlığı basar. Carol Liz’e sessiz olmasına kendisine baş edilecek ölümsüzlük hediyesini almasını söyledikten iki leopar kadın tarafından dişlenerek kanı emilmeye başlanır ve Carol’nın başına gelen işlemler Liz’in de başına gelir. Bu arada Tunika gidelim bu senin son busen olmasın dedikten sonra Profesör Carter gün ışıyınca gideriz der ve çadır dışında nöbet tutmaya başlar. 


Sabah olduğunda Profesör Grant’ın çadırına giden Profesör Carter Profesör Grant’ın cesediyle karşılaşır. Kamp alanında bekleyen Turomungo’nun yanına giden Profesör Carter bazı cevaplar isterken Tunika gelip Liz’in kaybolduğunu söyleyip yatağına garip bir nesne bırakıldığını söyler.  Turomungo bunun alelade bir nesne olmadığını ikaz nesnesi olduğunu söyler ve nesnenin aslında küçültmüş bir kurukafa olduğunu öğreniriz. Profesör Carter ormana Liz’i aramaya koyulurken tamtam seslerini duymaya başlar ayin alanı canlanmaya başlar. Dere kenarında nöbet tutan Tunika’ya Turomungo saldırır. Turomungo saldırısının nedenini açıklar nedeni ise Tunika'yı’test etmesidir.  Turomungo Tunika’ya gel birlikte uzaklara kaçalım der. Tunika aldığı bu teklifi ben Profesör Carter’ın kadınıyım diyerek kati suretle geri çevirir ve bunun üzerine Turomungo Tunika’nın üzerine çullanır tecavüze kalkışır lakin Tunika Turomungo’nun kasaturasını ele geçirip Turomungo’ya defalarca saplayarak öldürür.

Profesör Grant’ın çadırına Tunika giren Tunika yırtık resimleri bir araya getirmeye çalışırken yeni dirilmiş Profesör Grant’ın saldırısına uğrar. Çadırdan kaçan Tunika çadırı devirir ve çadırı yakarak Profesör Grant’ı ikinci kez öldürür. Şoka Tunika ormanın derinliklerine doğru kaçarken Profesör Carter ise zombi kabile üyelerinin dirilmesine tanık olur. Ormanın derinliklerine inen Tunika Liz ve Carol’ı görür sizin çok endişelendim diyen Tunika iki kadının leopar kadın olduğunu görünce çığlıklar atarak kaçmaya başlar ama diğer leopar kadın tarafından yakalanır kısa süren boğuşma sonrası leopar kadının boyunluğu çıkartan Tunika leopar kadını öldürmeyi başarır ama zombi kabile üyeleri tarafından etkisiz hale getirilir.  Profesör Carter ise zombilere kurşun kusturur ama kurşunlar zombilere etki etmez ve Profesör Carter’da etkisiz hale sokulur. Kurban sunağına koyulan Tunika leopar kadınların pençe izlerine maruz kalır. Bu arada zombilerin elinden kurtulan Profesör Carter zombilere dipçikle dalarak Tunika’yı kurtarır. Tunika’yı sırtlayan Profesör Carter fişekliği yanan ateşe atar hem zombileri hem de leopar kadınları öldürmeyi başarır. Cipe binen ikili zor bela bindikleri cipi çalıştırıp diğer zombileri atlatırlar. Tunika’nın durumunu soran iyiyim der ama Tunika’da leopar kadın olmuştur ve film biter.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Beauty Contest Caper

  Filmimiz Shaggy ’in yemeğe çıktık tabelasını asmasıyla başlar. Shaggy Scooby ’ye kimse...