1980’ler Jesus Franco için porno filmler,
düşük bütçeli komediler, gizem filmleri ve aksiyon filmleriyle geçen bir
birinden ucuz ve benzer senaryolara sahip filmlerle dolu. Ancak 1987 yapımı
Faceless’ı ayrı bir yere koymak gerekir.
Fransız yönetmen
Georges Franju’nun birçok uyarlaması yapılmış Les yeux sans visage ya da Eyes
with out Face adlı filmden esinlenen Faceless aynı zaman da Franco’nun karanlık
dünyasının bir bütünü olarak karşımıza çıkmaktadır.
1962 yılında yine Eyes
with out Face filminden uyarlanan bir diğer Jesus Franco filmi Gritos en la
noche ya da The Awful Dr.Orlof’ ile bağlantıları bulunan Faceless, erotik
öğeler içeren vahşet sinemasının güçlü bir yapımı olarak dikkat çekmektedir.
Tabi ki filmin senaryosunun uyarlandığı Eyes
with out Face’e göre daha karanlık ve sadistik. Jesus Franco’nun bu durumda
etkisi olmasına rağmen dönem koşulları da buna etkili. Gösterişli hayatlar, mucizeler yaratan bir
doktor, çarpık ilişkiler yumağı klasik bir burjuvazi hayatı olarak karşımıza
çıkmaktadır.
Genç ve güzel bir
kadının yüzüne kezzap atılması sonucu yüzünü kaybetmesiyle başlayan film 98
dakikalık seyir süreci boyunca Doctor Flamand, Nathalie ve Ingrid Flamand
arasındaki sapkın, kirli ve suç dolu dünyayı resmetmektedir. (Açıkçası tüm film
boyunca başlarına bu talihsiz olay gelmeden önce bu üçlünün nasıl bir yaşam
sürdüğünü merak ederek geçirdim.)
Filmde karşımıza çıkan
ilk unsur yüz yani personadır. Yüzlerimiz, organik maskelerimizdir. Sosyal
hayat içinde duygu ve düşüncelerimizi dışarıya aktardığımız yansıtma ya da
ifade araçlarımızdan biridir. Daha şematik bir ifadeyle dış dünya ile ego
arasında yer alan ve uyumu sağlayan olarak da tanımlanmaktadır. Bu doğrultuda
yüzünü kaybeden Ingrid Flamand karakteri bir nevi zırhını kaybetmiştir. Filmde
genç kız güzelliğinin kaybetmesi üzerinden ilerlemektedir. Oysaki kaybettiği
sadece güzelliği değil aynı zamanda hegemonya sonucu sosyal statüsünün
getirilerini de kaybederek istenmeyen haline gelmektedir.
Filmdeki bir diğer
dikkat çekici unsur ise Güce tapınma olarak karşımıza çıkar. Dr. Frank Flamand
filmde güç sahibi, mucizeler yaratan bir karakter olarak boy göstermektedir.
Buradaki bağlantıyı güç ve güzellik üzerinden arzu ve istence bağlamak uygun
olacaktır.
Tüm bu anlatılar ise
klasik çılgın doktor anlatısı üzerinden yapılmaktadır.
Yazısı için Lord Magius'a teşekkürü borç bilirim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder